Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/7168 E. 2014/25538 K. 15.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/7168
KARAR NO : 2014/25538
KARAR TARİHİ : 15.12.2014

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Hakaret, Tehdit, Özel hayatın gizliliğini ihlal, Kişilerin huzur ve sükununu bozma
Hüküm : 1- Hakaret suçundan; TCK’nın 125/2. maddesi delaletiyle 125/1, 62, 52/2-4 maddeleri uyarınca mahkumiyet
2- Tehdit suçundan; TCK’nın 106/1, 62, 53/1, 51/1-3-6-7-8 maddeleri uyarınca mahkumiyet, erteleme
3- Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan; TCK’nın 134/2, 62, 53/1, 51/1-3-6-7-8 maddeleri uyarınca mahkumiyet, erteleme
4- Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan; TCK’nın 123, 62, 53/1, 51/1-3-6-7-8 maddeleri uyarınca mahkumiyet, erteleme

Hakaret, tehdit, özel hayatın gizliliğini ihlal ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Hakaret suçundan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Anayasa Mahkemesinin 07.10.2009 gün ve 27369 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanıp, yayımından itibaren bir yıl sonra 07.10.2010 tarihinde yürürlüğe giren, 23.07.2009 gün ve 2006/65 Esas, 2009/114 karar sayılı iptal hükmünün yürürlüğe girdiği tarihe kadar 5237 sayılı TCK’nın 50 ve 52. maddeleri ve 765 sayılı TCK hükümleri uyarınca doğrudan hükmedilip, başkaca hak mahrumiyeti içermeyen 2.000 TL’ye kadar (2.000 TL. Dahil) adli para cezalarına ilişkin mahkumiyet hükümleri 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı Kanunun 305. maddesi gereğince kesin nitelikte olup,
07.10.2010 ila 6217 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 14.04.2011 tarihine kadar ise mahkumiyet hükümlerinin hiçbir istisna öngörülmeksizin temyizinin mümkün olduğu, 14.04.2011 ve sonrasında ise, doğrudan hükmedilen 3.000 TL’ye kadar (3.000 TL dahil) para cezalarının 5320 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olduğu, 29.05.2012 tarihinde verilen 1.500-TL’den ibaret mahkumiyet hükmüne karşı suç niteliğine ilişkin de herhangi bir temyiz istemi bulunmadığından, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca isteme uygun olarak REDDİNE,
2- Tehdit, özel hayatın gizliliğini ihlal ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Sanığın, 1 yıl duygusal arkadaşlık yaparak kendisinden ayrılan mağdur adına, internette facebook sosyal paylaşım sitesinde profil hesabı oluşturarak, mağdurun çıplak fotoğrafını yayımlaması biçimindeki eyleminde, atılı özel hayatın gizliliğini ihlal suçunun yasal unsurlarının oluştuğunun kabulünde isabetsizlik görülmemiş, sanık hakkında şantaj suçundan soruşturma aşamasında delil yetersizliğinden ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği ve kararın itiraz edilmeksizin kesinleştiği, dosya içerisinde de, şantaj suçundan sübuta etki edecek yeni bir delil bulunmadığı anlaşıldığından; tebliğnamede bozma öneren (C-1) nolu görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, eksik incelemeye, sübuta; katılan vekilinin, ceza miktarına, ertelemeye ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanığın, internette oluşturduğu facebook profil sayfasında, mağdura hitaben yazdığı “hiçbir yanlış karşılıksız kalmayacak” sözünün TCK’nın 106/1 (2.cümle) kapsamında kaldığı gözetilmeksizin, yanılgılı değerlendirme ile TCK’nın 106/1 (1.cümle) kapsamında karar verilmesi,
2- İddianamedeki olayın anlatım biçimine göre; sanık hakkında, mağdura karşı işlediği kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan CMK’nın 170. maddesine uygun olarak açılmış bir dava bulunmadığı gözetilmeden, CMK’nın 225/1. maddesine aykırı olarak mahkumiyet hükmü kurulması,
Kabule göre de;
3- TCK’nın 53/4. maddesine aykırı olarak kısa süreli hapis cezaları ertelenen sanık hakkında aynı Kanunun 53/1. maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına karar verilmesi, Kanuna aykırı,
4- Hükümden sonra 02.07.2012 tarihinde kabul edilip, 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 1. maddesi ile, “31/12/2011 tarihine kadar, basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenmiş olup; temel şekli itibarıyla adlî para cezasını ya da üst sınırı beş yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren suçlar bakımından “kovuşturmanın ertelenmesi” kurumunun düzenlenmesi karşısında, TCK’nın 7/2 maddesi de gözetilerek, tüm suçlar yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 15.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.