Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/7020 E. 2014/25628 K. 15.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/7020
KARAR NO : 2014/25628
KARAR TARİHİ : 15.12.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/311099

Mahkemesi : Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi

Tarihi : 19/06/2013

Numarası : 2012/104 – 2013/152

Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;

Yapılan incelemeye, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davalı vekili ve davacı vekilinin, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;

1- Tazminat davasının dayanağını oluşturan Tekirdağ 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.12.2011 tarih, 2011/101 Esas – 2011/198 sayılı kararının incelenmesinde, karar başlığında davacının 15.05.2001 tarihinde tutuklandığının, 08.07.2005 tarihinde tahliye edildiğinin belirtildiği, Tekirdağ 1. Asliye Ceza Mahkemesinin cevabi yazısıyla da tutuklama ve tahliye tarihi olarak aynı tarihlerin bildirildiği dikkate alındığında, davacı ile ilgili olarak gözaltı, mevcut olması durumunda serbest bırakma ya da sevk tutanakları ile tutuklama ve tahliyeye ilişkin tüm müzekkere ve belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde aslı ya da onaylı örneklerinin dosya içine alınması, tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihlerinin ceza infaz kurumundan sorulması suretiyle davacının tutuklama ve tahliye tarihleri ile infaz edilen sürenin tereddüte mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi sonrası bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde 13.01.2001- 08.07.2005 tarih aralığının gözaltı ve tutuklulukta geçen süre olarak kabul edilmesi suretiyle karar verilmesi,

2- Dairemizce yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla davanın açıldığının tespit edildiğinin anlaşılması karşısında; hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorulup, Ulusal Yargı Ağı Sistemi üzerinden de araştırılarak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,

Kabule göre de;

1- Davacının 13.01.2001-08.07.2001 tarihleri arasında tutuklu kaldığının kabul edilmesi halinde, tutuklu kalınan döneme ilişkin olarak belirlenen net asgari ücret üzerinden hesaplanan 12.016,08 TL’nin maddi tazminat olarak ödenmesine karar verilmesi gerekirken, bu miktara SGK prim ödemesi olarak hesaplanan 7.120,44 TL’nin eklenmesi suretiyle hesaplanan 19.136,52 TL’nin maddi tazminat olarak tayini,

2-Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacının tutuklu kaldığı süre dikkate alındığında hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçülere uymayıp eksik tayini,

3- Davacı yararına hükmedilen toplam tazminat miktarına göre karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hükmedilen maddi tazminat ve manevi tazminat için ayrı ayrı 2.640 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi,

Kanuna aykırı olup, davalı vekili ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 15.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.