Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/6555 E. 2014/23686 K. 24.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/6555
KARAR NO : 2014/23686
KARAR TARİHİ : 24.11.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/319434
Mahkemesi : Karabük Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 09/07/2013
Numarası : 2013/82 – 2013/122
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat davasının dayanağını oluşturan Bartın Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/121 Esas – 2013/11 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) nitelikli cinsel saldırı, yağma ve mala zarar verme suçlarından tutuklu kaldığı ve yargılama sonunda 23.01.2013 tarihinde beraatine hükmedildiği, kararın 31.01.2013 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 10.04.2013 tarihinde, CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla,
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekili ve davacı vekilinin, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Davacı tarafça dosyaya ibraz edilen serbest meslek makbuzu üzerinde yazan vekalet ücreti miktarının 2.500 TL olduğu ve tazminat davasının dayanağı olan mahkeme beraat hükmü ile birlikte davacı lehine 2.640 TL vekalet ücretine de hükmedildiğinin anlaşılması karşısında serbest meslek makbuzundaki 2.500 TL tutarındaki vekalet ücretinin maddi tazminat hesabına dahil edilemeyeceğinin gözetilmemesi,
2- Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacının tutuklu kaldığı süre dikkate alındığında hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçülere uymayıp fazla tayini,
Kanuna aykırı olup, davacı vekili ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince, hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 24.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.