Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/6435 E. 2014/16932 K. 09.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/6435
KARAR NO : 2014/16932
KARAR TARİHİ : 09.07.2014

Tebliğname no : 12 – 2014/30593
Mahkemesi : Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 03.12.2013
Numarası : 2012/345-2013/390
Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat

Davacının 23.07.2012 tarihli dilekçesi ile bir suç soruşturması nedeniyle tutuklandığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek CMK’nın 141. ve devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat davasının dayanağını oluşturan Küçükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/656 Esas – 2012/169 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarından tutuklu kaldığı ve yargılama sonunda 10.02.2012 tarihinde beraatine hükmedildiği, kararın 11.04.2012 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 23.07.2012 tarihinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı anlaşılmakla,
23.07.2012 olan dava tarihinin gerekçeli karar başlığında 30.07.2012 olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı kabul edilmiştir.
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, 86 gün süreyle tutuklanan davacı için hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçülere uymayıp fazla tayini,
2-Davacı tarafından açıkça yasal faiz talep edilmemesine karşılık, kabul edilen maddi ve manevi tazminat miktarları için dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 09.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.