Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/610 E. 2014/10260 K. 28.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/610
KARAR NO : 2014/10260
KARAR TARİHİ : 28.04.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/129462
Mahkemesi : Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 20/02/2013
Numarası : 2013/22 – 2013/52
Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat

Davacının maddi tazminat talebinin reddi ile, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
1-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması,
2-Gerekçeli karar başlığında dava türü olarak, ”Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat” ibaresi yerine, ”466 sayılı yasaya göre tazminat” ibaresinin yazılmış olması,
3-Yapılan temyiz incelemeleri sırasında, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla dava açıldığının tespit edilmesi nedeniyle, hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, davacı lehine aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış başka dava bulunup bulunmadığının, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden sorgulanıp, ilgili maliye hazinesinden sorularak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
İsabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 28.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.