Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/5985 E. 2014/23391 K. 20.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/5985
KARAR NO : 2014/23391
KARAR TARİHİ : 20.11.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/395733
Mahkemesi : İstanbul (Kapatılan) Anadolu 27. Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 15/11/2013
Numarası : 2013/430 – 2013/1392
Suç : Trafik güvenliğini tehliye sokma

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine,ancak;
1)Sanıkta tespit edilen olay anındaki alkol miktarı dikkate alındığında temel ceza tayininde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi,
2)Yalova 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 20.05.2008 tarih ve 2007/588 Esas, 2008/262 Karar sayılı ilamı ile sanık hakkında hükmedilen sonuç cezanın 1.200 TL adli para cezasından ibaret olduğu ve 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi yollamasıyla halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 305/1. maddesine göre 2.000 TL’ye kadar adli para cezalarının kesin nitelikte olduğu ve aynı maddenin son fıkrası uyarınca kesin nitelikteki bu hükümlerin tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi,
3)TCK’nın 53/1-c maddesinde belirtilen velayet, vesayet ve kayyımlığa ait hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, sadece kendi alt soyu açısından koşullu salıverme süresine kadar uygulanabileceği, alt soy haricindeki kişiler yönünden ise, yoksunluğun, hapis cezasının infazına kadar devam edeceğinin gözetilmemesi,
4)Kabule göre de;
Daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan sanık hakkında tayin edilen 25 gün hapis cezasının TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunluluğunun gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 20/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.