Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/5468 E. 2014/25613 K. 15.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/5468
KARAR NO : 2014/25613
KARAR TARİHİ : 15.12.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/301454

Mahkemesi : İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi

Tarihi : 29/04/2013

Numarası : 2011/162 – 2013/198

Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat

Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:

Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekili ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;

1-Davacının tazminat talebinin dayanağı olan İzmir 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 19/10/2009 tarih, 2009/64 esas, 2009/294 sayılı kararında sanık (davacı) hakkında verilen beraat hükmünün sanığa (davacıya) atılı suçun mağduru olan ve aynı dosyada başka suçlardan sanık olarak bulunan E. Y.. müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz incelemesi yapan Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 23/12/2010 tarih 2010/3456 esas, 2010/8277 sayılı ilamı ile sanık Emre müdafiinin 23.10.2009 tarihli süre tutum dilekçesinde kararı sanık sıfatı ile temyiz ettiği anlaşıldığından, süresinden sonra mağdur sıfatı ile yaptığı temyiz isteminin, CMUK’un 317. maddesi gereğince reddine karar verildiği ve dava dilekçesine eklenen tazminat talebinin dayanağı olan karar örneğinin sonuç kısmında aynı hususa işaret edilerek sanık (davacı) B. G..hakkında verilen beraat hükmünün 23.12.2010 tarihinde kesinleştiğinin 25.03.2011 tarihinde ilgili karara şerh edildiği ve bu kapsamda davacının vekili aracılığıyla 25.04.2011 tarihinde yasal bir yıllık hak düşürücü sürede dava dilekçesini vererek tazminat talebinde bulunduğunun anlaşılması karşısında; yargılamaya devamla davacı lehine hak ve nasafet ilkelerine uygun bir tazminata hükmedilmesi yerine, yazılı gerekçe ile davanın süre yönünden reddine karar verilmesi,

2-”25/04/2011” olan dava tarihinin, gerekçeli karar başlığına ”24/09/2012” olarak yazılmış olması,

3-Kabule göre de;

Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 13.03.2007 gün ve 2-63 sayılı kararında açıklandığı üzere; davanın tamamen reddi halinde davalı hazine yararına vekalet ücretine hükmolunacağının belirtilmiş olması karşısında, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı hazine yararına yazılı gerekçe ile vekalet ücretine hükmedilmemesi,

İsabetsiz olup, davalı vekili ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 15.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.