YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/543
KARAR NO : 2014/9407
KARAR TARİHİ : 16.04.2014
Tebliğname no : 12 – 2013/165664
Mahkemesi : Ağrı Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 29/03/2013
Numarası : 2011/129 – 2013/97
Dava : 466 sayılı Kanuna göre tazminat talebi
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat davasının dayanağı olan Erciş Ağır Ceza Mahkemesinin 2005/107 esas, 2010/215 karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan 11.05.2005-11.07.2005 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, hükmün temyiz edilmeksizin 09.11.2010 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 06.06.2011 tarihinde, işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanunun 2. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla,
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- 11.05.2005 tarihli yakalama – üst arama tutanağında davacı tarafından Sağlık Bakanlığı tanıtma kartı ibraz edilmiş ve dava dilekçesinde de davacının İl sağlık Müdürülüğünde memur olarak çalıştığının belirtilmiş olması karşısında, tutuklandığı tarihte memur olarak çalışıp çalışmadığı, tutuklu kaldığı süre içerisinde maaşından kesinti yapılıp yapılmadığı, kesinti yapıldığı takdirde geri ödeme sözkonusu olup olmadığı araştırılıp sonucuna göre maddi zararın tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Kabul ve uygulamaya göre de;
Davacı lehine hükmedilecek maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanacak miktar yerine, brüt asgari ücret üzerinden tespit edilen miktara hükmedilmesi suretiyle, maddi tazminatın fazla tayini,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 16.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.