Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/5181 E. 2014/21005 K. 27.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/5181
KARAR NO : 2014/21005
KARAR TARİHİ : 27.10.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/349115
Mahkemesi : Osmaniye 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 21/06/2013
Numarası : 2012/319 – 2013/165
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat

Davacı vekilinin 29.02.2012 tarihli dilekçesi ile müvekkilinin bir suç soruşturması nedeniyle tutuklandığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek CMK’nın 141. ve devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet Savcısı, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
29.02.2012 olan dava tarihinin gerekçeli karar başlığında 04.12.2012 olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı kabul edilmiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre; davacı vekilinin tüm; davalı vekili ve mahalli Cumhuriyet savcısının sair temyiz itirazının reddine, ancak;
5271 sayılı CMK’nın 142/1. maddesine göre koruma tedbirleri nedeniyle tazminat istemlerinin kararın kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her halde kararın kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde dava konusu edilebileceği, davacının tazminat talebine dayanak teşkil eden Antalya 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 30.12.2009 tarih, 2007/765 Esas – 2009/1134 Karar sayılı ceza dava dosyası incelendiğinde; beraat hükmünün 16.04.2010 tarihinde kesinleştiği, kesinleşme şerhli beraat hükmünün davacıya tebliğ edildiğine ilişkin belgeye dosya içerisinde rastlanılmadığı ancak davanın 29.02.2012 tarihinde açıldığının anlaşılması karşısında, beraat hükmünün kesinleşme tarihini izleyen 1 yıl içinde açılmadığı gözetilerek, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde kısmen kabulüne karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısı ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 27.10.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.