YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/4824
KARAR NO : 2014/10461
KARAR TARİHİ : 30.04.2014
Tebliğname no : 12 – 2013/260401
Mahkemesi : İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 31/05/2013
Numarası : 2013/41-2013/205
Dava :Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığına dava tarihinin 24.02.2010 yerine 28.07.2007, davalı adının Maliye Hazinesi yerine İstanbul Muhakemat Müdürlüğü olarak yanlış yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak kabul edilmiştir.
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Tazminat davasının dayanağını oluşturan İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 09.11.2009 tarih, 2007/299 Esas, 2009/423 karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinden; sanığın (davacının) Yağma suçundan beraatine hükmedildiği, kararın temyiz edilmeksizin 07.12.2009 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 07.12.2009 tarhinde açılmış olup, haksız işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen 1 yıllık süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, dava için kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmış,
30/04/2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6459 sayılı İnsan Hakları ve İfade Özgürlüğü Bağlamında Bazı Konularda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 18. maddesi hükmü ile anılan maddenin 1. fıkrasının (a) bendi yürürlükten kaldırılmış olmakla birlikte davacının ceza dosyasında tutuklu kaldığı sürenin, Dairemizin 03.12.2012 tarih, 2012/22684 esas, 26041 sayılı bozma ilamı doğrultusunda yapılan araştırma sonucunda İstanbul 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/944 esas, 2007/1009 karar sayılı dosyasındaki 1 yıl 6 ay hapis cezasından 14.12.2012 tarihinde mahsup edilmiş olması nazara alındığında; hiç mahsup yapılmayan tutuklamalara nazaran daha az ve makul bir miktar tazminata hükmedilmesi gerekirken fazla tazminata hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 30.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.