Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/4814 E. 2014/26640 K. 25.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/4814
KARAR NO : 2014/26640
KARAR TARİHİ : 25.12.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/261565
Mahkemesi : Ankara 10. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar tarihi : 17/04/2013
Numarası : 2012/731 – 2013/258
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın aşamalarda verdiği benzer ifadelerde, suça konu varlıkları tarla işleri ile uğraşırken bulduğunu beyan etmesi ve dosya kapsamında sanık tarafından ticari maksatla hareket edildiğine dair delil bulunmaması karşısında, sanıktan ele geçirilen eserler üzerinde üniversitelerin arkeoloji ve sanat tarihi kürsülerine mensup öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak, mevcut durumları itibariyle bilim, kültür, din veya güzel sanatlarla ilgileri, tasnif ve tescile tabi, bildirim zorunluluğu olan, yani 2863 sayılı Kanun kapsamında korunması gerekli taşınır kültür varlığı olup olmadıkları tespit edilip, anılan niteliği haiz olduklarının belirlenmesi halinde, sanık hakkında aynı Kanunun 67/1 maddesi uyarınca hüküm tesisi gerektiği gözetilmeksizin, hatalı nitelendirmeyle ve müze araştırmacısı bilirkişi tarafından soruşturma aşamasında düzenlenen rapor hükme esas alınarak karar verilmesi,
Kabule göre de;
1- İki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş şekli, meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın kasta dayalı kusurunun yoğunluğu nazara alınmak suretiyle adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeksizin, sanık hakkındaki temel cezanın, anılan ölçülere uymayacak şekilde asgari haddin çok üzerinde belirlenmesi,
2- Tayin edilen gün para cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında, uygulanma olanağı bulunmayan 5237 sayılı TCK’nın 50/1-a maddesinin dayanak gösterilmesi,
3- Temel adli para cezasında 5237 sayılı TCK’nın 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapıldıktan sonra 1.660 TL yerine hesap hatası sonucu 1.666 TL adli para cezasına hükmedilmesi,
4- 5237 sayılı TCK’nın 53/3 maddesi uyarınca sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılmasına karar verilirken, hak yoksunluğu süresinin koşullu salıverilme tarihine kadar olması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 25/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.