Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/4663 E. 2014/15467 K. 23.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/4663
KARAR NO : 2014/15467
KARAR TARİHİ : 23.06.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/269091

Mahkemesi : Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi

Tarihi : 02/07/2013

Numarası : 2013/219 – 2013/336

Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:

Dava dilekçesinde, tutuklama tarihinden itibaren faiz talebinde bulunulmasına rağmen, davacı lehine hükmolunan manevi tazminat için, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır.

Bozmaya uyularak yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;

1-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması,

2-Yapılan temyiz incelemeleri sırasında, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla dava açıldığının tespit edilmesi nedeniyle, hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, davacı lehine aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış başka dava bulunup bulunmadığının, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi üzerinden sorgulanıp, ilgili maliye hazinesinden sorularak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,

İsabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 23.06.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.