YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/4604
KARAR NO : 2014/18364
KARAR TARİHİ : 22.09.2014
Tebliğname no : 12 – 2013/247987
Mahkemesi : İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 13.05.2013
Numarası : 2012/434-2013/141
Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat
Davacı vekilinin 31.01.2012 tarihli dilekçesi ile müvekkilinin bir suç soruşturması nedeniyle tutuklandığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek CMK’nın 141. ve devamı maddeleri gereğince manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat davasının dayanağını oluşturan Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/221 Esas – 2009/315 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) kamu malına zarar verme ve suç işlemeye tahrik suçlarından tutuklu kaldığı ve yargılama sonunda 24.06.2009 tarihinde beraatine hükmedildiği, kararın 25.10.2011 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 31.01.2012 tarihinde, CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla,
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin, sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçların niteliği, gözaltına alınmasına neden olan olayların cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, 82 gün süreyle tutuklanan davacı için hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçülere uymaksızın fazla tayini,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince, hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 22.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.