Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/446 E. 2014/25285 K. 10.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/446
KARAR NO : 2014/25285
KARAR TARİHİ : 10.12.2014

Tebliğname No : 12 – 2013/354537
Mahkemesi :Nazilli 2. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi :05.09.2013
Numarası :2012/259 – 2013/218
Suç :Taksirle öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Manevraları düzenleyen genel şartlara uymama kuralını ihlal ederek kazaya asli kusurlu olarak sebebiyet veren sanık hakkında, temel cezanın teşdiden tayininde isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki (1) numaralı bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekilinin sair nedenlere; sanık müdafiinin kusura, teşdiden ceza tayininin hakkaniyete aykırı olduğuna ve eksik incelemeye ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Olay günü gündüz saat 08:00 sıralarında açık havada, meskun mahalde, bölünmemiş, 2 yönlü, 7,2 metre genişliğindeki yüzeyi ıslak ve çamurlu, eğimsiz, düz, ham yolda sevk ve idaresindeki kamyonetle sokaktan çıkmak üzere geri manevra yapan sanığın, yol içerisinde yayaya çarparak üzerinden geçmesi şeklinde gelişen ve yayanın ölümüyle sonuçlanan olayda; dosyada mevcut ve kaza anına ilişkin görüntüleri içeren CD’nin Dairemiz heyetince birlikte izlenmesi sonucunda, sanık savunmasının aksine, sokağın normal seyir veya dönüş için elverişli olduğu, sanığın 13 metre kadar geri manevrayla hareket etmesini gerektirir haklı bir neden bulunmadığı gibi aracın geri manevra için yavaş sayılamayacak bir hızla ve kontrolsüz şekilde yol ortasına doğru yönlendirildiği göz önüne alındığında, bilinçli taksirin koşullarının oluştuğu ve sanık hakkında tayin olunan cezada TCK’nın 22/3. maddesi uyarınca artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle eksik ceza tayini,
2- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan “failin güttüğü amaç ve saik” gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
3- Sanığın gözaltında geçirdiği sürenin, cezasından mahsubuna karar verilirken uygulanan kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
4- Gerekçeli karar başlığında, suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/2-c maddesine aykırı davranılması,
Kabule göre de;
1- Sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında, adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının belirtilmemesi suretiyle TCK’nın 52/3. maddesine aykırı davranılması,
2- Sanık hakkında tayin olunan adli para cezasının taksitlendirilmesinde taksit aralığının gösterilmemesi suretiyle TCK’nın 52/4. maddesine aykırı hareket edilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 10.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.