Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/4304 E. 2014/17955 K. 16.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/4304
KARAR NO : 2014/17955
KARAR TARİHİ : 16.09.2014

Tebliğname No : 12 – 2013/208509
Mahkemesi : Siverek Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 26.03.2013
Numarası : 2012/170-2013/108
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Her ne kadar hükümden önce, 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427. maddesindeki temyiz sınırı ve hükmolunan tazminat miktarına göre, hüküm kesin nitelikte ise de, dairemizce benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 26.02.2013 gün ve 2012/9-1384 esas, 2013/68 sayılı kararında da belirtildiği üzere, dava dilekçesinde talep edilen tazminat miktarının reddedilen bölümünün temyiz sınırının üzerinde olması ve davacı vekili tarafından bu bölüm temyiz edilmiş olmakla, hükmün bu sebeple temyizi kabil olduğunun anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki temyiz talebinin reddini öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tutuklama tarihi ile tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar ele geçecek parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine bu ölçütlere uymayacak miktarda az manevi tazminata hükmolunması,
2-Talep de gözetilerek tazminatlara gözaltı yerine tutuklama tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 16.09.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.