Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/4093 E. 2014/8483 K. 07.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/4093
KARAR NO : 2014/8483
KARAR TARİHİ : 07.04.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/253498
Mahkemesi : Kilis Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 06/06/2013
Numarası : 2013/97 – 2013/120
Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bozmaya uyularak yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-İşlem tarihi itibariyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 142/7 maddesi gereğince kararın verildiği duruşmaya Cumhuriyet savcısının katılmaması suretiyle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 188/1. maddesine muhalefet edilmesi,
2-Gerekçeli karar başlığında ”suç yeri” ibaresine yer verilmiş olması ve 28/07/2010 olan dava tarihinin 29/11/2010 olarak yazılmış olması,
3-Yapılan temyiz incelemeleri sırasında, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla dava açıldığının tespit edilmesi nedeniyle, hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, davacı lehine aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış başka dava bulunup bulunmadığının, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden sorgulanıp, ilgili maliye hazinesinden ve tazminat talebine konu beraat hükmünü veren mahkeme ile yazışma yapılarak başka ağır ceza mahkemelerinin de kesinleşmiş karar örneği isteyip istemedikleri sorularak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4-Kabule göre de;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına ve tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 07.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.