Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/3321 E. 2014/16803 K. 08.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/3321
KARAR NO : 2014/16803
KARAR TARİHİ : 08.07.2014

Tebliğname No : 12 – 2013/219391
Mahkemesi : Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 13.12.2012
Numarası : 2011/155-2012/651
Dava : 466 sayılı Kanuna göre tazminat

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Davanın niteliğine göre, davacı vekilinin duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 318. maddesi gereğince reddine;
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davalı vekilinin ise diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
İncelenen dosya kapsamına göre; dava 466 sayılı Kanun hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkin olup, Ceza Genel Kurulu’nun 23/03/2010 tarih ve 2009/256 esas-2010/57 sayılı kararında 466 sayılı Kanunun 2. maddesindeki üç aylık sürenin başlangıcı için 21/04/1975 tarih ve 3-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’na atıf yapılarak kesinleşen beraat kararından davacının haberdar olmasının arandığı, ancak adı geçen kararda tazminat davasının ne zamana kadar açılması gerektiğine dair bir açıklama bulunmamakla birlikte, hiçbir hakkın sonsuza dek dava konusu yapılamayacağı, özel hukuk kapsamında değerlendirilmesi gereken bu talebin de makul bir süre içinde dava edilmesi, dava süresi açısından en lehe kabul ile Borçlar Kanunu’nun 60. maddesindeki sürenin kabulü gerektiği ve her koşulda davanın 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği kabul edilmekle kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar bakımından, beraat hükmünün kesinleşmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra 466 sayılı Kanun’a göre tazminat istenemeyeceği, bu kapsamda tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında, 23.01.1996 tarihinde verilen beraat hükmü ile tazminat davasının açılmış olduğu 25.05.2011 tarihine kadar, 15 yıldan fazla süre geçtiği ve davacının bu uzun süre içerisinde hakkındaki beraat hükmünden haberdar olmadığından söz etmenin yaşamın olağan akışına uymayacağı, davanın süresinde açıldığının kabulünün mümkün olamayacağı gözetilip, süresinde açılmayan davanın reddi yerine, yazılı şekilde kısmen kabulüne karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 08.07.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.