Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/3006 E. 2014/25917 K. 17.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/3006
KARAR NO : 2014/25917
KARAR TARİHİ : 17.12.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/101050
Mahkemesi : Seydişehir Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 14/02/2013
Numarası : 2013/5 – 2013/64
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık, tehlikeli madde bulundurmak

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kazı yapılan alanda, içerisinde amonyum nitrat bulunan gazete kağıdına sarılı 7 adet patlayıcının önemsiz tür ve miktarda olup olmadığı, bu kapsamda TCK’nın 174/1 maddesindeki suçu oluşturup oluşturmadığı araştırılmadan, yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, bu hususta aleyhe temyiz olmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.
Suç tarihinde, Seydişehir ilçesi, Bostandere kasabası, İleğen dere yaylasında, sanığa ait araçla gelen şahıslar tarafından kaçak kazı yapıldığı ihbarının İlçe Jandarma Komutanlığı’na bildirilmesi üzerine, bahse konu yere gidildiğinde, usulüne uygun olarak Seydişehir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından gecikmesinde sakınca bulunan hal sebebiyle verilen arama kararına istinaden, aynı suçtan hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen M.. Y..’ın evinde ve müştemilatında arama yapıldığı, evde ve evin hemen önünde bulunan sanık A.. Ç..’a ait araçta kazı yapmada kullanılan eşyaların ele geçirildiği, yine M.. Y..’ın evinden, üst tarafta kazı yapılan yere doğru çekilmiş, elektrik kablolarının, elektrik kablosunun bittiği noktada, 8 metre derinliğinde 3 metre eninde çukur bulunduğu, çukurun içerisinde, çekilen elektrik kablosundan yararlanılarak hilti ile çalışma yapıldığının belirlendiği, kazı yerinde yapılan aramada, bulundurulması tehlike teşkil eden, yedi adet, külaha sarılmış, içerisinde amonyum nitrat olan kablo ile patlatılmaya hazır hale getirilmiş patlayıcı maddenin bulunduğu, dosya kapsamında mevcut Konya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nün 22/01/2013 tarihli yazısından, kaçak kazı yapılan yerin, 2863 sayılı Kanun’un 6. madde kapsamında taşınmaz kültür varlığı niteliğine haiz olduğunun belirtildiği, sanığın dosya kapsamında mevcut savunmalarında, atılı suçla ilgisi bulunmadığını beyan etmesine karşın, ihbarda bahsedilen aracın sanığa ait olması, aracın kazı yapılan yerin yakınında bulunan ve elektrik çekilen M.. Y..’ın evinin önünde bulunması, araçta yapılan aramada, kazı yerindeki hiltiye ait uç ele geçirilmiş olması hususları dikkate alındığında, atılı suçu işlediğinin tüm dosya kapsamı ile sabit olduğu anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın, atılı suçu işlemediğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın tekerrüre esas mahkumiyetinin elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçundan olması karşısında, mahkumiyete esas ilamın 6352 sayılı “Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkındaki” Kanun uyarınca uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılıp, buna dair ek karar dosyaya getirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
5237 sayılı TCK’nın 53/1-c maddesinde belirtilen velayet, vesayet ve kayyımlığa ait hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, sadece kendi alt soyu açısından koşullu salıverme süresine kadar uygulanabileceği, alt soy haricindeki kişiler yününden ise, yoksunluğun, hapis cezasının infazına kadar devam edeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 17/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.