YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/28
KARAR NO : 2014/15418
KARAR TARİHİ : 23.06.2014
Tebliğname no : 4 – 2011/380632
Mahkemesi : Tarsus 1. Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 22/04/2011
Numarası : 2008/737 – 2011/424
Suç : Görevi kötüye kullanma
Görevi kötüye kullanma suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dosya içeriği, Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 11.02.2008 tarih ve Yüksek Sağlık Şurası’nın 18-19.03.2010 tarihli raporlarına göre; 22.11.2005 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeni ile yaralanan katılanın, aynı gün getirildiği Tarsus 70. Yıl Devlet Hastahanesinde Ortopedi ve Travmatoloji doktoru olan sanık tarafından muayenesi yapıldıktan sonra “sağ acetabulum, femur kırığı ve dolaşım bozukluğu tanısı” ile yatışının yapıldığı, ayağı alçıya alınan katılanın 25.11.2011 tarihinde kalp damar uzmanının muayenesi sonrasında “alt ekstremite dolaşım bozukluğu” nedeni ile Çukurova Tıp Fakültesi Hastahanesine sevkedildiği ve buradaki tedavisi sırasında katılana sağ diz altı amputasyonu yapıldığı, mevcut arter ve ven yırtığının fark edilmemiş olması, katılanın yeterince takibinin yapılmamış olması ve kalp damar cerrahi konsültasyonunun geç yapılması nedenleri ile sanık doktorun, mesleğinin gerektirdiği objektif özen ve dikkat yükümlülüğünü yerine getirmemek suretiyle katılanın yaralanmasına neden olduğu anlaşılmakla; sanığın sabit olan taksirle yaralama suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi gerekirken; 5237 sayılı TCK’nın 257. maddesinde düzenlenen görevi kötüye kullanma suçu ile ilgili madde gerekçesinde açıkça belirtilen, “Görevi kötüye kullanma suçu, genel, tali ve tamamlayıcı bir suç tipidir. Bu nedenle, görevin gereklerine aykırı davranışın başka bir suçu oluşturmadığı hâllerde, kamu görevlisini bu suça istinaden cezalandırmak gerekir. Buna karşılık, görevle bağlantılı yükümlülüğün ihmali sonucunda şayet bir kişi ölmüş veya yaralanmış ise, kişi artık görevi kötüye kullanma suçundan dolayı cezalandırılamaz. Bu durumda, ihmalî davranışla işlenmiş öldürme veya yaralama suçunun oluştuğunu kabul etmek gerekir.” ifadeleri de nazara alınmayıp, eksik incelemeyle ve yanılgılı değerlendirme sonucunda, yasal ve yeterli olmayan gerekçeler ile yazılı şekilde görevi kötüye kullanma suçundan hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 23/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.