Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/2655 E. 2014/21493 K. 31.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2655
KARAR NO : 2014/21493
KARAR TARİHİ : 31.10.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/288173
Mahkemesi : Akçaabat(Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 30/05/2013
Numarası : 2012/448 -2013/346
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ile mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya toplanıp karar yerinde gösterilen delillere mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre, sanık ile mahalli Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak;
1-Olay gecesi sanığın idaresindeki aracı ile patinaj çekerek aşırı hızla tehlikeli araç kullandığı ihbarı üzerine, devriye ekibi tarafından sanığın aracının hareket halinde iken durdurulduğu, araç sürücüsü olan sanığın yaklaşık 1 saat sonraki ölçümde 60 promil alkollü halde araç kullandığının tespit edildiği, bu suretle trafik güvenliğini tehlikeye düşürdüğü anlaşılan sanık hakkında kurulan ilk hükümde, TCK’nın 179/3. maddesi yollamasıyla TCK’nın 179/2. maddesi gereğince hüküm kurulmuş olmasına rağmen, hükmün açıklanması aşamasında TCK’nın 179/2. maddesi uyarınca hüküm kurulması,
2-5237 sayılı TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş sanıkların kısa süreli, diğer sanıkların ise otuz gün ve daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı yaptırımlara çevrilmesi zorunlu olup, suç tarihi itibariyle daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan sanık hakkında hükmedilen 25 gün hapis cezasının TCK’nın 50/3. maddesi gereğince seçenek yaptırımlara çevrilmesi zorunluluğunun gözetilmemesi;
3-Sanığın TCK’nın “53. maddenin (1) numaralı fıkrasının (c) bendindeki hak ve yetkileri kullanmak yönündeki yoksunluğunun, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından “koşullu salıverilmesine kadar” diğer kişiler yönünden ise, “hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar” karar verilmek gerektiği gözetilmeden 53. maddenin (3) numaralı fıkrasına aykırılık oluşturulması,
Kanuna aykırı olup, sanık ile mahalli Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA; 31.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.