Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/2389 E. 2014/25359 K. 11.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2389
KARAR NO : 2014/25359
KARAR TARİHİ : 11.12.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/106347
Mahkemesi : İstanbul 11. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar tarihi : 08/01/2013
Numarası : 2010/800 – 2013/1
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ile katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın bir nedene dayanmayan sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın aşamalarda verdiği benzer ifadelerde, pazar günleri Beyazıt Meydanı’nda tezgah açmak suretiyle eski eşya satışı yaptığını, suça konu eser ve objeleri de satmak amacıyla Beyazıt’ta bir şahıstan satın aldığını beyan etmesi karşısında, eyleminin, 2863 sayılı Kanunun 67/2 maddesinde düzenlenen “kültür varlığı ticaretine aykırılık” suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin, gerekçedeki, “sanığın kültür varlıklarını satmak amacıyla bulundurduğu” kabulüne aykırı olarak, aynı Kanunun 67/1 maddesi uyarınca hüküm tesisi,
Kabule göre de;
1- Sanığa ait adli sicil kaydında bulunan İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 27/07/2006 tarih, 2004/931 Esas, 2006/923 Karar sayılı ilamı ile sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının 30/05/2007 tarihinde infaz edilmesi karşısında, TCK’nın 58/2-b maddesinde öngörülen üç yıllık süre geçtikten sonra, 29/08/2010 tarihinde işlenen ikinci suçtan dolayı tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeksizin, belirtilen ilam tekerrüre esas alınmak suretiyle sanık hakkında TCK’nın 58/6. maddesi uyarınca karar verilmesi,
2- TCK’nın 53/3. maddesi uyarınca sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılmasına karar verilirken, hak yoksunluğu süresinin koşullu salıverilme tarihine kadar olması gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Kendisini vekil ile temsil ettiren katılan kurum lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmemesi,
4- Hükme esas alınan 15/11/2012 tarihli bilirkişi raporunda “modern emtia” ve “modern” ibareleri ile nitelendirilen objelerin sanığa iadesine, korunması gerekli taşınır kültür varlığı niteliğini haiz eserler ile piyasayı yanıltıcı özellikte olduğu belirlenen objelerin 2863 sayılı Kanunun 75. maddesi uyarınca müzeye teslimine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, anılan varlıkların akıbetlerine yönelik herhangi bir hüküm tesis edilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 11/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.