Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/22344 E. 2015/19005 K. 07.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/22344
KARAR NO : 2015/19005
KARAR TARİHİ : 07.12.2015

Mahkemesi : Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin kusura, lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Olay günü geceleyin meskun mahalde kazadan 24 dakika sonra yapılan ölçümde 0,75 promil alkollü olduğu tespit edilen sanığın yönetimindeki otomobili ile seyretmekte iken, olay mahalli kontrolsüz dörtlü kavşağa geldiğinde seyrine göre sağ tarafta kalan sokaktan gelerek kavşak ortak alanına giriş yapan katılan yönetimindeki motosiklet ile çarpışması sonucunda katılanın hayati tehlike geçirecek, vücut fonksiyonlarını orta 2. derecede etkileyecek kemik kırığı oluşacak şekilde yaralanması şeklinde gerçekleşen olayda; mahkemece sanığın tespit edilen alkol oranının 0,50 promil üzerinde tespit edilmesi sebebiyle alkolün meydana gelen kazada etkili olduğu, alkol almasına rağmen sanığın trafiğe çıkmış olması nedeniyle bu sonucu öngörmesi gerektiğinden olayda bilinçli taksirin bulunduğu kabul edilmişse de, olayın oluş şekli, tarafların kusur durumları ve dosya kapsamı nazara alındığında kayanın tek başına alkolün etkisi ile meydana geldiğine ve tespit edilen alkol miktarının güvenli sürüş yeteneğini ortadan kaldırdığına dair delil bulunmaması sebebiyle olayda bilinçli taksirin koşullarının oluşmadığı halde sanık hakkında TCK’nın 22/3. maddesinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
2-5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulama olanağı bulunmadığı gözetilmeden anılan madde ile sanık hakkında hak yoksunluğuna hükmedilmesi,
Kabule göre de;
1-Mağdurun vücut fonksiyonlarına 2. derece etkili kemik kırığı geçirecek şekilde yaralanması yanında hayati tehlike de geçirdiğinin anlaşılması karşısında uygulama maddesinin TCK’nın 89/2-b-e yerine yalnızca 2-b olarak gösterilmesi,
2-Sanık hakkında hükmedilen temel cezada TCK’nın 22/3. maddesi uyarınca bilinçli taksir nedeniyle yapılacak artırımın temel cezanın tayininden sonra, Kanunun 89/2-b. maddesinden önce uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 07.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.