YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/21958
KARAR NO : 2015/13835
KARAR TARİHİ : 18.09.2015
Tebliğname no : 12 – 2014/325386
Mahkemesi : Kaş Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 15/05/2014
Numarası : 2013/459 – 2014/299
Suç : Taksirle Yaralama
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafi ile katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
Yapılan yargılamaya toplanıp karar yerinde gösterilen delillere mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafi ile katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Dosya içeriğine göre asli kusurlu olduğu tespit ve kabul edilen sanık hakkında, iki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, failin taksire dayalı kusurunun yoğunluğu,meydana gelen zararın ağırlığı, maddede öngörülen cezanın alt sınırı da nazara alınmak suretiyle, uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği nazara alınmadan, asli kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu iki kişinin kemik kırığı meydana gelecek şekilde yaralanmasına neden olan sanık hakkında adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde alt sınırdan ceza tayini;
2-5320 sayılı Kanunun 5560 sayılı Kanunla değişik 13. maddesinin “Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince soruşturma ve kovuşturma makamlarının istemi üzerine baro tarafından görevlendirilen müdafii ve vekile, avukatlık ücret tarifesinden ayrı olarak, Türkiye Barolar Birliğinin görüşü de alınarak Adalet ve Maliye Bakanlıkları tarafından birlikte tespit edilecek ücret, Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla yer alan ödenekten ödenir. Bu ücret, yargılama giderlerinden sayılır” yönündeki açık hükmü karşısında mağdurlar vekillerinin CMK’nın 239. maddesi uyarınca baro tarafından atanmış olmaları nedeniyle, bu miktarın sanıktan yargılama gideri olarak tahsili gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Mağdurlar U.. T.. ‘ın dosyada mevcut raporunda mağdurun sol el 2. parmakta uyuşma tariflemesine göre, duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması veya yitirilmesi yönünden 12 ay sonra rapor tanzim edilebileceğinin, yine mağdur D.. A..’nun adli raporunda, aktif nörolojik yakınması bulunmayan mağdurun, duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması veya yitirilmesi yönünden 12 ay sonra rapor tanzim edilebileceğinin belirtilmesi karşısında, mağdurların yaralanmalarının duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması veya yitirilmesine neden olup olmayacağının kesin olarak tespiti bakımından yeniden rapor alınması gerektiğinin gözetilmemesi;
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 18.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.