YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/21957
KARAR NO : 2015/13821
KARAR TARİHİ : 18.09.2015
Tebliğname no : 12 – 2014/300319
Mahkemesi : İstanbul(Kapatılan) Anadolu 5. Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 19/03/2014
Numarası : 2013/253 – 2014/213
Suç : Taksirle Yaralama
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
Sanığın idaresindeki otomobille, olay gecesi aydınlatmanın bulunduğu olay mahallinde, seyrettiği bölünmüş caddeden, sağa virajlı ve dik çıkış rampa eğimli diğer bir caddeye giriş yaptığı sırada, aracının ön sağ farı ile, soldaki orta refüj üzerinden karşıya geçmek isteyen mağdura yolun solunda çarpması sonucu meydana gelen olayda; sanığın gece saatlerinde aydınlatmanın bulunduğu ve görüşün açık olduğu olay mahalline seyir hızı ile giriş yaptığı, mağdurun yola giriş yaptığı alanın sanığın görüş alanında olduğunun bilirkişi tarafından tespit edildiği, sanık hızını mahal şartlarına göre ayarlayarak seyretse idi yayanın yol kenarında beklediğini görebileceği ve yeterli mesafeden yayayı uyarsa idi kazayı önleyebileceği anlaşıldığından, tüm bu nedenlerle sanığın tali kusurlu olduğuna ilişkin mahkemenin kabul ve takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığından; yine sanık hakkında düzenlenen iddianamedeki anlatımda katılanın vücudunda kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığının belirtilmesi ve TCK’nın 89/2. maddesi uyarınca cezalandırılmasının talep edilmesi, her ne kadar iddianemede sevk maddeleri arasında TCK’nın 89/1. maddesi gösterilmemiş ise de, söz konusu maddenin taksirle bir kişinin yaralanması suçunda temel cezanın belirlenmesinde gösterilen uygulama maddesi olması ve iddianamenin taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan düzenlenmesi sebepleri ile sanık hakkında TCK’nın 89/1. maddesi gereğince temel ceza tayin edilirken ek savunma hakkı verilmesine gerek bulunmadığından, tebliğnamedeki bozma öneren görüşlere iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın kusura ve erteleme hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 18.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.