Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/2153 E. 2014/13560 K. 03.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2153
KARAR NO : 2014/13560
KARAR TARİHİ : 03.06.2014

Tebliğname No : 12 – 2013/63809

Mahkemesi : Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi

Tarihi : 18.12.2012

Numarası : 2009/314-2012/462

Dava : 466 sayılı Kanuna göre tazminat

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:

Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekili ile davalı vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;

1-Haksız tutuklama nedeniyle gerçek maddi zararın saptanmasında, subjektif takdir yerine hesaplamada belirli ölçüler ve belgeler esas alınması gerekmekte ve ödenmesine hükmedilecek maddi zarar, gerçek zararların karşılığı olacak, delillerle kanıtlanacak ve gerektiğinde bilirkişiye tespit ettirilecektir. Zarar, zarara uğrayanın halen mevcut mal varlığı ile uygulanan koruma tedbiri olmasaydı bu mal varlığının alacağı hal arasındaki farktan ibarettir.

Somut olayda, davacının tutuklanmadan önce çalışmasına ilişkin herhangi bir belge ibraz etmediği, bu nedenle maddi zararın, tutuklu kalınan dönemde geçerli net asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilmeden, soyut iddiaya ve varsayıma dayalı gerekçeyle maddi tazminat tayini,

2-Manevi tazminat miktarı belirlenirken, objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın, davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tutuklama tarihi ile tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar ele geçecek parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hak ve nasafet kurallarına uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine bu ölçütlere uymayacak miktarda az manevi tazminata hükmolunması,

Kanuna aykırı olup, davacı vekili ile davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepleren dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 03.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.