YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/21109
KARAR NO : 2015/13759
KARAR TARİHİ : 17.09.2015
Tebliğname No : 12 – 2014/148685
Mahkemesi : Denizli 7. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 26/12/2013
Numarası : 2008/463-2013/537
Suç : Taksirle öldürme
Taksirle öldürme suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hüküm, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Ölen 8 yaşındaki M.. A..’ın, olay tarihinde nefes borusuna toplu iğne kaçması üzerine 22.30 sıralarında Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisine getirildiği, Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyesi sanık Prof.Dr. U.. K..’un saat 01.00’de hastaneye çağırıldığı, sanık tarafından muayene edilip, saat 01.30’da, rijid bronkoskopi ameliyatı yapıldığı, uyandırma döneminde cilt altı amfizemi oluşması ve solunum sıkıntısı nedeni ile entübe edildiği, çocuk hastalıkları yoğun bakım ünitesinde boş ventilatör bulunmaması nedeni ile saat 05.00’de Üniversitenin Kınıklı’daki erişkin yoğun bakım ünitesine sevk edildiği, sanık Prof.Dr. H.. S..’in icapçı anestezi öğretim üyesi olarak hastaneye çağrıldığı, anestezi doktoru sanık … tarafından takibinin yapıldığı, hastada yaygın cilt altı amfizemi olduğu, saat 07.45’de hastanın kendi kendini ekstübe (solunum yoluna konulan tüpün çıkması) ettiği, 2-3 dakika içinde solunum yoluna tekrar tüpün takıldığı, bu sırada kardiak arrest geliştiği, kalp masajı ile hastanın resüsite edildiği, 06.06.2007 tarihinde pediatrik yoğun bakıma alındığı, anestezi bölümünden devir alınan hastanın genel durumu kötü, bilinci kapalı, komada ve entübe halde olduğu, mekanik ventilatöre bağlandığı, burada çocuk sağlığı ve hastalıkları dalında öğretim üyesi olan ve epikriz raporlarında isimleri geçen sanık doktorlar S.. S.., H.. H.., K.. K.., C.. B.., A.. Y.. ve İ.. G.. tarafından hastanın takibinin yapıldığı, 17.06.2007 tarihinde otopsi raporuna göre “yabancı cisim aspirasyonu ile getirilmiş olduğu hastanede uygulanan rijid bronskoskopi işlemi sonrası gelişen cilt altı amfizemin solunum yollarına basısına bağlı mekanik asfiksi ve gelişen komplikasyonlardan oluşan çoklu organ yetmezliğine bağlı olarak” öldüğü olayda;
Adli Tıp Kurumu 1.İhtisas Kurulunca düzenlenen 06.06.2012 ve 31.07.2013 tarihli raporlarda , ”…. 2-rijid bronkoskopi işlemi sonrası gelişen cilt altı amfizemin, solunum yollarına basısına bağlı mekanik asfiksi ve gelişen komplikasyonlardan ileri geldiği, tıbbi
belgelere göre hastanın anestezi öncesi değerlendirildiği ve anestezide kullanılan ilaçların doz ve niteliklere uygun olduğu, hastanın kendi kendini ekstübe etmesinin tıp literatüründe %10 olarak görülebileceği, bu durumun yoğun bakım sırasında oluşabilecek komplikasyonlardan olduğu bu nedenle , hekimlere atfı kabil kusur bulunmadığı 3-cilt altı amfizemin fark edilir edilmez radyolojik olarak kontrolünün yapılmasının gerektiği, bu kontrolü yaptırmayan sanık U.. K..’un eyleminin eksik eylem niteliğinde olduğu, bununla birlikte hastanın entübe edilip yoğun bakıma alınmasının uygun olduğu, 04.06.2007 tarihinde toraks drenaj tüpü takılarak müdahale sonrası PA akciğer grafileri mevcut olduğundan, müdahale öncesi cilt altı amfizem pnömotaraksın derecesini gösteren grafi bulunmadığından bu eksikliğin ölüm olayında ne derece etkisi olduğu yönünde görüş beyan edilemediği” görüşünün mütalaa edilmesi karşısında, anestezi ve çocuk sağlığı ve hastalıkları bölümünde görevli doktorların takip ve tedavide bilinen tıbbi standartlara aykırı herhangi bir uygulamaları bulunmayıp, aksine tüm müdahalelerin tıbbi kurallara uygun olduğunun saptanması nedeniyle kusursuz oldukları, sanık U.. K.. tarafından cilt altı amfizem pnömotaraksın derecesini gösteren grafinin çekilmemesi eksiklik olarak değerlendirilmiş ise de, sonraki tedaviye yönelik işlemlerde bir eksiklik bulunmadığı, bu eksikliğin tedavi sürecine veya oluşan zarara bir etkisinin saptanamadığı, eksikliğin ancak meydana gelen zarara yol açması veya zararın artmasına etkili olması halinde cezai sorumluluğu gerektirebileceği anlaşılmakla, toplanan kanıtlar itibariyle sanıkları meydana gelen sonuçtan sorumlu tutmak mümkün bulunmadığından, mahkemenin beraat kararında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç açısından sanıkların taksirinin bulunmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin kusura ve eksik incelemeye ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA,17.09.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.