Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/2085 E. 2014/10465 K. 30.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2085
KARAR NO : 2014/10465
KARAR TARİHİ : 30.04.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/119169
Mahkemesi : Erciş Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 21/01/2013
Numarası : 2012/168-2013/18
Dava :466 sayılı Kanuna göre tazminat talebi

Davacıların tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat davasının dayanağı olan Diyarbakır 4. Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesinin 1994/288 esas, 1999/84 karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanıkların (davacıların) Örgüte yardım etmek suçundan 10.02.1994-07.06.1994 tarihleri arasında tutuklu kaldıkları, yargılama sonunda 18.03.1999 tarihinde beraatlerine hükmedildiği, hükmün temyiz edilmeksizin 26.03.1999 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 27.02.2009 tarihinde, tazminata esas olan işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanunun 2. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla,
Bozmaya uyularak yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin tüm, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı,tutuklu kaldığı süre,tutuklama tarihi ile tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar ele geçecek parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine bu ölçütlere uymayacak miktarda az manevi tazminata hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 30.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.