YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/20751
KARAR NO : 2015/11838
KARAR TARİHİ : 25.06.2015
Mahkemesi : Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK’nın 89/4, 62, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
15/05/2012 tarihli duruşma tutanağının her iki sayfasında zabıt katibi imzası yok ise de, her iki sayfanın hakim tarafından imzalanması; yine tanık ..’ın talimat yolu ile Asliye Ceza Mahkemesi tarafından beyanı tespit edildiği sırada düzenlenen 17/07/2012 tarihli duruşma zaptında hakim imzası yok ise de; tutanağın zabıt katibi tarafından imzalanması ve sahteliğinin iddia edilmemesi karşısında, bu hususlar sonuca etkili görülmeyip bozma sebebi yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın kusura, bilirkişi raporuna ve sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
15/08/1999 doğumlu olup suç tarihi itibarı ile henüz 12 yaşını doldurmadığı anlaşılan mağdur … sanıktan şikayetçi olduğunu bildirmiş ise de, adı geçenin suç tarihine göre yaşı itibarı ile ayırt etme gücüne sahip ve şikayet ehliyetini haiz olduğunun kabul edilemeyeceği, velisi konumunda olan babası …’nin 27/06/2011 tarihli ilk hazırlık ifadesinde ise sanıktan şikayetçi olmadığını belirtmesi karşısında, sanığın sadece aşamalarda kendisinden şikayetçi olan katılan …’nin basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmasından sorumlu tutulup TCK.nun 89/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken, sanığın … ve….’nin her ikisinin yaralanmasından sorumlu olduğu şeklindeki hatalı kabul ile TCK.nun 89/4. maddesi esas alınarak cezalandırılmasına karar verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
Sanık hakkında hükmedilen 5 ay hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının ve kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 232/6. maddesine ve TCK’nın 52/3. maddesine aykırı davranılması,Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 25/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.