Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/2054 E. 2015/3562 K. 26.02.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/2054
KARAR NO : 2015/3562
KARAR TARİHİ : 26.02.2015

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle Öldürme
Hüküm : TCK’nın 85/1, 62, 53/1-2 maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyet.

Taksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar ve müdafii ile katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılanlar vekilinin hükmü temyiz etmesinden sonra, 03.09.2013 tarihli protokol ve 05.09.2013 tarihli dilekçe ile sanıklar hakkındaki şikayetinden vazgeçmiş olması nedeniyle katılma kararının hükümsüz kaldığı, katılanlar vekilinin katılan sıfatını kaybetmesi nedeniyle hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığından, hükümlere yönelik temyiz isteğinin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
Sanıkların duruşmalı inceleme isteminin, hükmedilen cezanın on yıl hapis cezasından aşağı olması nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 318 ve 5271 sayılı CMK’nın 299. maddeleri gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Sanıkların …. Ticaret Limited Şirketinin ortakları olup, aile şirketi şeklinde faaliyet gösteren şirkette diğer sanıkların babası olan ….’nin şirket müdürü, sanık …’un şirketin dış işleri ve muhasebesi ile ilgilendiği, sanık ….’in ise şirketin üretiminden sorumlu olup aynı zamanda kazaya neden olan … makinesinin de operatörü olduğu, olay günü sanıklara ait şirkette operatör yardımcısı olarak çalışan 18 yaşından küçük işçi …’un … makinesi çalışırken, makine içinde bulunan parçaya elle zımpara yaptığı sırada kendisini makineye kaptırması sonucu hayatını kaybetmesi şeklinde gerçekleşen olayda;
Sanıkların limited şirketin ortağı ve sorumlu müdürü oldukları, sadece şirket ortağı olmanın cezai sorumluluk için yeterli olmadığı dikkate alınarak, hangi sanığın hangi gerekçe ile kusurlu olduğu tespit edilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de; 1- Karar tarihinden sonra sanıklar tarafından 220.000 TL ödenmek suretiyle katılan tarafın zararını gideren, yargılama aşamasında da olumsuz kişilik özellikleri olarak değerlendirilebilecek bir davranışları saptanamayan sanıklar hakkında hükmedilen hapis cezalarının adli para cezasına çevrilmesi gerektiğinin ve taksirli suçtan mahkum olan sanıklar hakkında TCK’nın 53 maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar ve müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 26/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.