Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/19403 E. 2015/10743 K. 15.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/19403
KARAR NO : 2015/10743
KARAR TARİHİ : 15.06.2015

Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK’nın 89/4, 22/3, 62/1, 51/1-3. maddeleri gereğince mahkûmiyet

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sürücü belgesiz sanığın idaresindeki araç ile meskun mahalde bulunan, 12 metre genişliğindeki, çift yönlü asfalt kaplamalı, kuru zeminli sağa hafif virajlı, aydınlatmanın ve yol şerit çizgisinin bulunmadığı yolda gece vakti seyir halinde iken, kendi beyanına göre, önünde bulunan ve yarış yapan araçları sollamak üzere önünde seyreden araca sellektör yaparak yol istediği ve aracın yol vermesi üzerine sol şeritten sollamaya çıktığı esnada önünde aynı istikamette seyreden bir başka aracın daha çıkması nedeniyle, önündeki araca çarpmamak için fren yaptığı sırada aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeritte kaldırımda yürüyen yayalara çarparak takla attığı ve 5 kişinin yaralandığı olayda; sanığın virajdan sollamaya çıkıp yarışan araçları sollayacak şekilde meskun mahal sınırları üzerinde bir hızla seyrettiği, bu nedenle bilinçi taksirin unsurlarının gerçekleştiğine ilişkin kabulde isabetsizlik bulunmayıp, tebliğnamede, bilinçli taksirin koşullarının oluşmadığından bahisle bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet savcısının, bilinçli taksirin koşullarının oluşmadığına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun Dairemizce de benimsenen 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan “sanığın güttüğü amaç ve saik” gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, sanığa verilen temel cezanın belirlenmesinde gösterilen diğer gerekçeler yasal ve yeterli olmakla, hükmün birinci paragrafındaki “failin güttüğü amaç ve saiki” ibaresinin çıkartılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.