Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/18412 E. 2015/11171 K. 18.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/18412
KARAR NO : 2015/11171
KARAR TARİHİ : 18.06.2015

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : Sanık … hakkında- beraat
Sanık …. hakkında-TCK’ nın 85/1, 62, 50/4, 50/1-a, 52/2-4.maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanık … mahkumiyetine, sanık …beraatine ilişkin hükümler, sanık … müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan vekilinin, duruşmalı inceleme isteminin, sanık… hakkında beraat, sanık… yönünden ise tayin olunan cezanın adli para cezasından ibaret olması nedeniyle 5320 sayılı Kanun’un 8/1maddesi gereğince halen uygulanmakta olan, 1412 sayılı CMUK’un 318/1. ve 5271 sayılı CMK’nın 299. maddeleri uyarınca reddine karar verilip, katılan vekilinin temyiz dilekçesi içeriğine göre temyiz isteminin yalnızca sanık … hakkındaki beraat hükmüne yönelik olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
1-Sanık … mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde ;
17/06/2010 tarihinde yapılan keşfe ilişkin olarak düzenlenen keşif tutanağının ilk iki sayfasında hakim ve zabıt katibinin imzaları bulunmamakta ise de; son sayfanın hakim ve zabıt katibi ile keşfe iştirak edenler tarafından imzalanması ve tutanakların sahteliğinin de iddia edilmemesi nedeniyle tebliğnamedeki görüşe uygun olarak bu husus bozma nedeni yapılmamış, olay günü işletmeciliğini ölen … yaptığı halı yıkama dükkanının elektrik tesisatının tamiratı sırasında halı sıkma – yıkama makinesine temas eden … elektrik akımına kapılarak ölümü ile sonuçlanan olayda; tamirat sırasında gerekli güvenlik önlemlerini almayan sanık…asli kusurlu olduğunun mahkemece kabulünde bir isabetsizlik bulunmadığı gibi kusur tespitinin mahkemeye ait olması nedeniyle tebliğnamedeki çelişkili bilirkişi raporları ile hüküm kurulduğuna ve çelişkinin giderilmesi için yeni bir bilirkişi raporu aldırılması gerektiğine ilişkin tebliğnamedeki bozma içeren görüşe iştirak edilmemiş ve olayın tanıklarından olan … ve …hazır oldukları 17/06/2010 tarihinde yapılan keşif sırasında yeminleri yaptırılmadan dinlenilmiş iseler de, sanık…, katılan … ve tanık … sanık …kaçak akım sigortasını sökmüş olduğunu gördükleri şeklindeki beyanları ve dosya içerisindeki diğer deliller doğrultusunda mahkumiyet kararı verildiği, tanıkların beyanının tek başına hükme esas alınmadığı gözetilerek bu hususta bozma öneren görüşe iştirak olunmamış,… elektrik akımına kapılarak ölümü ile sonuçlanan olayda sanık … asli kusurlu olduğu kabul edildiği halde, suçun işleniş şekli, sanığın kusurunun yoğunluğu gözetilerek, alt sınır aşılarak hak ve nasafete uygun bir ceza tayini yerine, asgari hadden ceza tayin edilmesi, temyiz edenin sıfatına göre bozma sebebi sayılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin kusura, bilirkişi raporuna ve sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında hükmedilen 1 yıl 8 ay hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 232/6. ve TCK’nın 52/3. maddelerine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının B bölümünün 4. bendinin “Sanığa verilen 1 yıl 8 ay hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak TCK’nın 50/4. maddesi delaletiyle TCK’nın 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine; TCK’nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 605 tam gün olarak belirlenmesine; TCK’nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL olarak hesabıyla 12.100TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” şeklinde değiştirilmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık…beraatine ilişkin hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun yasal unsurları oluşmadığı,gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin kusura ve sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm kısmında, sanık hakkında beraat hükmü kurulurken, uygulanan kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının 1. bendine “müsnet suçtan” ibaresinden sonra gelmek üzere “CMK’nın 223/2-a maddesi uyarınca” ibaresinin yazılması ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.