Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/1704 E. 2014/26644 K. 25.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/1704
KARAR NO : 2014/26644
KARAR TARİHİ : 25.12.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/164221
Mahkemesi : İstanbul 25. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar tarihi : 05/10/2012
Numarası : 2011/177 – 2012/1569
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “2011” şeklinde gösterilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir.
Katılan vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu Başkanlığı’nın 15/03/1980 tarih ve 11829 sayılı kararı ile korunması gerekli kültür varlığı olarak tescil edilip, İstanbul I Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 21/04/2000 tarih ve 11754 sayılı kararı ile tescili devam ettirilen suça konu taşınmazda (1) numaralı bağımsız bölüm maliki olan sanık hakkında, “bodrum ve zemin kat cephesinde değişiklikler yaptığı” iddiasıyla dava açıldığı, dosya içerisinde mevcut arkeolog bilirkişi raporunda, cephe değişiminin 1985 yılından önce yapıldığının, bodrum ve zemin kat arasındaki bezemeli cephenin kepenk yatağının altında kaldığının, bezemenin durumu hakkında bilgi sahibi olunamadığının belirtildiği anlaşılmakla; tescilli taşınmaza ilişkin olarak Şişli Belediyesi ile Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nda mevcut tüm bilgi, belge ve fotoğraflar getirtilip, olay yerinde inşaat mühendisi, mimar ve sanat tarihçi bilirkişiler refakate alınmak suretiyle yeniden keşif yapılarak, taşınmazın geçirdiği süreç ile taşınmaz üzerinde gerçekleştirilen müdahalelerin tespiti, esaslı ya da basit onarım kapsamında kalıp kalmadığı, dosya içeriği ve teknik verilere göre ne zaman yapıldığı, hangilerinin izin ile hangilerinin izin alınmadan icra edildiği, korunması gerekli taşınmaz kültür varlığında tescile esas bölümlerinde zarar oluşumuna sebebiyet verilip verilmediği ve böylece suça konu fiil yönünden sanığın sorumlu tutulup tutulamayacağı tereddütsüz biçimde belirlenmek suretiyle karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile beraate dair hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 25/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.