Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/16241 E. 2015/13830 K. 18.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/16241
KARAR NO : 2015/13830
KARAR TARİHİ : 18.09.2015

Tebliğname no : 12 – 2014/133116
Mahkemesi : Yatağan(Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 12/02/2014
Numarası : 2013/292 – 2014/39
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
TCK’nın 179/3. maddesinde düzenlenen; alkol ve uyuşturucu madde etkisiyle veya başka bir nedenle “emniyetli bir şekilde” araç kullanamayacak kişinin, bu halde araç kullanması suçu kasıtla işlenebilecek bir suçtur. Alkol ve uyuşturucu maddenin sırf kullanılmış olması bu suçun oluşması için yeterli olmamakla birlikte Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu raporlarında istikrarlı bir şekilde vurgulandığı üzere; alkollü bir şekilde trafikte seyreden bir sürücünün alkol konsantrasyonu hangi seviyede olursa olsun bireysel farklılıklar göstermekle birlikte trafik güvenliği açısından değişen derecelerde risk oluşturabileceği, ancak bu durumun tehlike arz edecek düzeyde olup olmadığı, dolayısıyla sürücünün tesiri altında bulunduğu alkol seviyesinde araç kullanması halinde, güvenli sürüş yeteneğini kaybedip etmediği, bireyin o andaki sürüş ehliyetini belirleyebilecek dikkat, algı, denge, refleks, psikomotor ve nöromotor koordinasyon gibi nörolojik, nistagmus, akomadasyon, görme gibi oftalmolojik ve genel durumunun tespitine yönelik detaylı dahili muayenesine yönelik tıbbi verilerin değerlendirilmesi ile mümkün olabileceği, ancak böyle bir tespit yapılmamış olsa bile bireysel farklılıkları da elimine edebilecek şekilde 1,00 promilden yüksek olarak saptanan alkol düzeyinin, güvenli sürüş yeteneğini kaybettireceğinin, bilimsel olarak kabulü gerektiği, kaldı ki; olaydan önce, 11/06/2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Kanunun 19. maddesi ile değişik 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanun’un “1.00 promilin üzerinde alkollü olduğu tespit edilen sürücüler hakkında ayrıca Türk Ceza Kanununun 179 uncu maddesinin üçüncü fıkrası hükümleri uygulanır.” şeklindeki 48/6. maddesine göre 1,00 promilin üzerinde alkol veya uyuşturucu madde alınması sonrası araç kullanılmasının atılı suçun oluşması için yeterli olduğu anlaşılmakla;
İncelenen dosyada; kolluk tarafından düzenlenen olay yeri tutanaklarında; trafik kontrolleri sırasında ismini vermek istemeyen bir otomobil sürücüsünün, beyaz renkli Tofaş marka … plakalı bir otomobilin Bozüyük Beldesi içinde zig-zaglar çizerek tehlikeli şekilde araç kullandığını bildirmesi üzerine Bozüyük Beldesi içinde araştırmaya başlandığı, tarife uyan aracın kahvehaneler bölgesindeki kavşakta seyir halinde iken ikaz edilerek durdurulduğu, aracın yapılan kontrolde, sanık A.. G.. adına kayıtlı, …. plakalı, beyaz renkli 1995 model Tofaş marka otomobil olduğu, sürücüsünün sanık A.. G.. olduğu, sürücü A.. G..’in yapılan kontrolde, 1.85 promil alkollü olduğunun tespit edildiği hususlarına yer verilmesi karşısında, 1.85 promil alkollü olarak araç kullandığı tespit edilen sanığın, güvenli sürüş yeteneğini kaybettiği ve dolayısıyla atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği halde, beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 18.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.