YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/16178
KARAR NO : 2015/14158
KARAR TARİHİ : 30.09.2015
Tebliğname no : 12 – 2014/74622
Mahkemesi : Mucur (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 03/12/2013
Numarası : 2013/68-2013/151
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, üst Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Üst Cumhuriyet savcısının sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dosya kapsamına göre; sanığın, yağmurlu havada, gece vakti, aydınlatması bulunmayan meskun mahal dışında, iki yönlü, asfalt kaplama, yüzeyi ıslak, düz ve eğimsiz köy yolunda, 289.4 mg/dL alkollü olarak sevk ve idare ettiği kum yüklü ticari kamyonun direksiyon hakimiyetini kaybederek, yol dışı kalıp, aracı devirerek, kendisinin basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek şekilde yaralanmasıyla sonuçlanan tek taraflı trafik kazasına neden olduğu ve güvenli sürüş yeteneğini ortadan kaldıracak şekilde alkollü olarak araç kullanan sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işlediği iddiasına konu olayda,
Sanığın yargılama esnasında alınan sorgu ve savunmasında, soruşturma evresinde ikrarı içeren beyanının yer aldığı 22.03.2013 tarihli ifade tutanağındaki imzanın kendisine ait olmadığını, kazaya karışan kamyonda yolcu olarak bulunmakta olup, söz konusu aracı tanık …kullandığını ve olay günü kolluk görevlilerince ifadesine başvurulmadığını beyanla isnat edilen suçlamayı kabul etmemesi, trafik kazası tespit tutanağı ile olay yeri görgü tespit tutanağında ise meydana gelen tek taraflı trafik kazası esnasında aracın sanık tarafından sevk ve idare edildiğinin belirtilmesi ve tanık … duruşmada alınan ifadesinin de bu yönde olması karşısında,
Maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenebilmesi amacıyla; soruşturma evresinde tanzim edilen 22.03.2013 tarihli ifade tutanağı, olay yeri görgü tespit tutanağı ve trafik kazası tespit tutanağında imzaları bulunan kolluk görevlilerinin tutanak içerikleri ve kazaya karışan aracın sanık tarafından sevk ve idare edilip edilmediği hususlarında tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulup, sanığın ambulansla hastaneye götürüldüğü süreç ile hastanedeki tedavisine ilişkin tüm bilgi ve belgelerin dosyaya getirtilerek, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip, iddia ve savunmanın doğruluk derecesi açıklığa kavuşturulduktan sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, salt 22.03.2013 tarihli ifade tutanağındaki imzanın sanığın eli ürünü olduğunu gösterir nitelikte bulgu saptanmadığına dair görüş içeren Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Fizik İhtisas Dairesinin 14.11.2013 tarihli raporuna itibarla eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde sanığın beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, üst Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 30.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.