YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/15215
KARAR NO : 2015/13805
KARAR TARİHİ : 18.09.2015
Tebliğname No : 12 – 2014/143732
Mahkemesi : Çeşme (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 20/03/2014
Numarası : 2013/756-2014/169
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK’nın 179/3. maddesinde düzenlenen; alkol ve uyuşturucu madde etkisiyle veya başka bir nedenle “emniyetli bir şekilde” araç kullanamayacak kişinin, bu halde araç kullanması suçu kasıtla işlenebilecek bir suçtur. Alkol ve uyuşturucu maddenin sırf kullanılmış olması bu suçun oluşması için yeterli olmamakla birlikte Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulu raporlarında istikrarlı bir şekilde vurgulandığı üzere; alkollü bir şekilde trafikte seyreden bir sürücünün alkol konsantrasyonu hangi seviyede olursa olsun bireysel farklılıklar göstermekle birlikte trafik güvenliği açısından değişen derecelerde risk oluşturabileceği, ancak bu durumun tehlike arz edecek düzeyde olup olmadığı, dolayısıyla sürücünün tesiri altında bulunduğu alkol seviyesinde araç kullanması halinde, güvenli sürüş yeteneğini kaybedip etmediği, bireyin o andaki sürüş ehliyetini belirleyebilecek dikkat, algı, denge, refleks, psikomotor ve nöromotor koordinasyon gibi nörolojik, nistagmus, akomadasyon, görme gibi oftalmolojik ve genel durumunun tespitine yönelik detaylı dahili muayenesine yönelik tıbbi verilerin değerlendirilmesi ile mümkün olabileceği, ancak böyle bir tespit yapılmamış olsa bile bireysel farklılıkları da elimine edebilecek şekilde 100 promilden yüksek olarak saptanan alkol düzeyinin, güvenli sürüş yeteneğini kaybettireceğinin, bilimsel olarak kabulü gerektiği;
İncelenen dosyada, sanığın olay gecesi sevk ve idaresindeki otomobil ile seyir halindeyken, kontrolsüz kavşağa geldiği, sol taraftan gelen araçları kontrol etmeden karşı yola geçmeye çalıştığı sırada, aracının sol yan kısımları ile müştekinin idaresindeki araca çarparak sebebiyet verdiği, kazadan 1 saat sonra yapılan ölçümde 0,78 promil alkollü olduğu tespit edilen sanığın kaza anında yaklaşık 98 promil alkollü olduğu, bu itibarla güvenli sürüş yeteneğini kaybettiği ve atılı suçun unsurlarının oluştuğu kabul edilerek sanığın atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği halde, beraatine karar verilmesi isabetsiz olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 18/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.