Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/13757 E. 2015/12850 K. 09.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/13757
KARAR NO : 2015/12850
KARAR TARİHİ : 09.09.2015

Mahkemesi : Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıklar…. ve ……’in beraatine, sanık …..’in ise mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık …… müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanıklar… ve …. hakkında verilen beraat kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde,
… numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 30.03.2006 tarih, 1292 sayılı kararıyla korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olduğu kabul edilen ve koruma grubu 2 olarak belirlenen …. ili, .. ilçesi, ….Mahallesi, …. sokak, ….. numaralı bina olup tapuda 2664 ada, 10 sayılı parselde yer alan zemin+1 katlı tescilli binanın tapuda sanık ….. adına kayıtlı olduğu ve binanın intifa hakkının ise sanık…..’e ait olduğu, davaya konu binanın sanık …… tarafından 15.04.2012 tarihinde kiralandığı ve sanığın beyanına göre 2012 yılının Eylül ayına kadar da burada gece kulübü işlettiği, beyanlar ve tüm dosya kapsamından binanın 1. katından arka bahçeye geçiş sağlayan betonarme merdivenin sanık ….. tarafından inşa edildiği, her ne kadar binanın sahibi sanık ….., intifa hakkı ile kullanım hakkı sahibi sanık….. ve binada işletilen gece kulübüne sonradan ortak olan sanık …. hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan dava açılmış ise de, sanık ….. ile …..’in verdikleri ifadelerde davaya konu uygulamalar ile ilgilerinin olmadığını, yapılacağına dair önceden bir bilgilerinin de bulunmadığını beyan ettikleri, sanıkların …. …. ‘in eylemlerinden önceden haberdar olduklarına ve bu eylemlere izin
verdiklerine dair delillerin elde edilemediği, sanık …..’un verdiği ifadelerinde kendisinin davaya konu eylemlerle bir ilgisinin olmadığını beyan ettiği, sanık …..’in de verdiği ifadelerinde sanık……’un davaya konu tadilatlarla ilgisinin olmadığını, tadilatlar bittikten sonra bu iş yerine ortak olduğunu beyan ettiği, tüm bu nedenlerle sanıklar …., ….. ve …..’in davaya konu eylemlere iştirak ettiklerine, sanık …..’in davaya konu eylemlerine önceden onay verdiklerine dair mahkumiyetlerine yeterli ölçüde delillerin bulunmadığı ve mahkemece sanıkların beraatlerine karar verilmesinde bir aykırılığın olmadığı anlaşılmakla, tebliğnamedeki sanık … … ve …..’un mahkumiyetlerine karar verilmesi gerektiğine yönelik bozma öneren düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, atılı suçun sanıklar tarafından işlendiğine dair delillerin bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin sanıkların mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğine ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme kısmen aykırı olarak ONANMASINA,
2-Sanık ….. hakkında verilen mahkumiyet kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı;
Belirtilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu açıklamalar ışığında somut olay ele alındığında, …numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 30.03.2006 tarih, …. sayılı kararıyla korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olduğu kabul edilen ve koruma grubu 2 olarak belirlenen …. ili, … ilçesi, … mahallesi, ……… sokak, ………. numaralı bina olup tapuda ….. ada, …. sayılı parselde yer alan zemin+1 katlı tescilli binanın tapuda sanık ….. adına kayıtlı olduğu ve binanın intifa hakkının ise sanık …..’e ait olduğu, davaya konu binanın sanık ….. tarafından 15.04.2012 tarihinde kiralandığı ve sanığın beyanına göre 2012 yılının Eylül ayına kadar da burada gece kulübü işlettiği, sanık … tarafından binanın 1. katına, arka bahçeye geçebilmek için betonarme bir merdivenin yapıldığı, bu durumun tespit edilmesi üzerine sanık hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan davanın açıldığı, binayı kiraya veren intifa hakkı sahibi sanık …..’in verdiği ifadesinde, binayı kiraya verirken bir tadilata izin vermediğine, tadilat yapıldığını fark ettiğinde de sanık …..’i binanın tarihi eser olduğu ve izin alınması gerektiği şeklinde uyardığına, sanık …..’in de izin aldıklarını söylediğine dair beyanı, sanık …’in intifa hakkı sahibi …..’den 02.04.2012 tarihli vekaletname ile binada tadilat için gerekli plan ve projeleri hazırlatma, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nden gerekli işlemleri yapma gibi işlemler hususunda vekil tayin edilmesi, bu vekaletnameye dayanarak sanık … tarafından 13.04.2012 tarihinde … numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na kapı açılarak binanın arka bahçesine geçiş sağlanabilmesi için izin istenmesi, ilgili Koruma Bölge Kurulu’ndan henüz verilmiş bir izin olmamasına rağmen davaya konu betonarme merdivenin yapıldığının görevliler tarafından tespit edilmesi ve sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunulması karşısında, sanığın izinsiz uygulamaları yaptırdığı binanın korunması gerekli bir kültür varlığı olduğunu bildiğinin kabul edilmesi gerektiği,… numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 23.11.2012 tarihli yazısından, 21.05.2013 tarihli …Müze Müdürlüğü raporundan ve 27.09.2013 tarihli olay yeri keşfine iştirak eden inşaat mühendisi ve arkeolog bilirkişilerinden alınan rapordan anlaşılacağı üzere, sanığın izin almadan yaptırdığı davaya konu betonarme merdivenin kaldırmadığı, izinsiz uygulamanın binanın dış kısmına, ilave bir yapı şeklinde yapıldığı, bilirkişi raporundan ve olay yeri fotograflarından anlaşılacağı üzere, izinsiz uygulama nedeniyle binanın zarar görmediği ve eylemin 2863 sayılı Kanunun 65/b. maddesi kapsamında fiziki ve inşai müdahale niteliğinde olduğu, tüm bu nedenlerle sanık …..’in eylemlerinin sabit olduğu ve mahkemece hakkında mahkumiyete karar verilmesinde bir aykırılığın bulunmadığı anlaşılmakla,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığına, bu nedenle beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbirinin ne şekilde uygulanacağı, süresi ve bu konuda karar verecek merci 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108. maddesinde düzenlenmiş olup aynı maddenin 5. fıkrası ile de tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde koşullu salıverilmeye ilişkin hükümlerin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Bu nedenlerle denetimli serbestlik tedbirinin süresinin infaz aşamasında 5275 sayılı Kanun hükümleri uyarınca tayin ve tespiti gerektiği gözetilmeden, infazı kısıtlar biçimde 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün 2 numaralı bendinin 8. paragrafında yer alan “1 yıl süreyle” ibarelerinin hükümden çıkartılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.