Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/13644 E. 2015/12860 K. 09.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/13644
KARAR NO : 2015/12860
KARAR TARİHİ : 09.09.2015

Mahkemesi : Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık …..’ın mahkumiyetine, diğer sanıkla… ve …… hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümler, şikayetçi vekili, sanık ….. ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Müştek……. Bakanlığı’na duruşma günü bildirilmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 260. maddesi uyarınca katılan sıfatını alabilecek surette suçta zarar gören sıfatıyla temyiz hakkının bulunduğu kabul edilerek, suçtan zarar gördüğü anlaşılan ve hükmü temyiz etmek suretiyle katılma iradesini ortaya koyan müşteki Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 5271 sayılı CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilmek suretiyle yapılan incelemede;
A-)Sanıkla…ve ….. hakkında verilen karara yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıklar hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının katılan vekilinin itirazı üzerine …. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.04.2014 tarih ve 2014/17 D. İş sayılı kararı ile kaldırılmakla, itiraz merciince, itirazın kabulüne karar verildiği takdirde, hüküm mahkemesince, duruşma açılarak, taraflar duruşmaya çağrıldıktan sonra, mercii tarafından kanuna aykırı olduğu belirtilen hususların değerlendirilip, 5271 sayılı CMK’nın 223 ve devamı maddelerindeki düzenlemelere uygun olarak yeniden hüküm tesisi ve bu hükümde, daha önce yasal zorunluluk nedeniyle değerlendirilemeyen ve uygulanamayan erteleme ve seçenek yaptırımlara çevrilme hususlarında da karar verilmesi gerekirken, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılması sonrası, dosyanın gönderildiği mahkemece işlem yapılmaksızın Yargıtay’a gönderilmesi isabetsiz olup, temyiz denetimine konu bir hüküm bulunmadığından dosyanın incelenmeksizin mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine,
B-)Sanık …. hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Olay tarihinde, sanık …..’ın ve haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen diğer sanıkların, …. ilçesi, …. köyü sınırları içerisinde dedektör ile kültür varlığı aradıkları esnada kolluk görevlilerince suçüstü yakalandıkları, olay yerinde kolluk görevlilerince yapılan incelemede herhangi bir kazı izine rastlanmadığı, sanıkların verdikleri ifadelerinde de, yanlarında getirdikleri dedektör ile define bulabilmek amacıyla araştırma yaptıklarını ikrar ettikleri, tüm dosya kapsamı ile sanığın, temyize gelmeyen sanıklar ile birlikte hareket ederek kültür varlıkları bulmak amacıyla define araştırdığının sabit olduğu anlaşılmakla,
Sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-5728 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 74/2. maddesinde düzenlenen izinsiz araştırma yapma suçu ile 2863 sayılı Kanunun 6. maddesinde belirtilen kültür ve tabiat varlıklarında, bunların koruma alanlarında, tespit ve tescil edilmiş sit alanlarında araziye fiziki müdahale teşkil etmeyen toprak üstünde veya su altında kültür ve tabiat varlıklarının araştırılmasına yönelik eylemlerin yaptırım altına alındığı, somut durumda ise, araziye fiziki müdahale oluşturacak her hangi bir kazı izinin bulunmadığının belirlenmesi karşısında, mahkemece suça konu taşınmaz üzerinde arkeolog ve üniversitelerin sanat tarihi bölümlerinde görevli öğretim üyelerinin de yer aldığı tarafsız bilirkişi heyeti marifetiyle keşif yapılarak sanık tarafından izinsiz araştırma yapılan taşınmazın 2863 sayılı Kanunun 6. maddesi kapsamında korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı niteliğinde bulunup bulunmadığının, sit alanı içerisinde yer alıp almadığının belirlenmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin eksik soruşturma ile karar verilmesi,
2-Sanığın olay tarihinde 18 yaşını doldurduğu gözetilmeden, hükümde 5275 sayılı Kanunun 106/4 ve 106/11. maddeleri uyarınca hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde 6183 sayılı Kanuna göre tahsil edileceğinin ihtarına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin, sanığın ve mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 09/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.