Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/132 E. 2014/14468 K. 11.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/132
KARAR NO : 2014/14468
KARAR TARİHİ : 11.06.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/107310

Mahkemesi : Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesi

Tarihi : 26/02/2013

Numarası : 2012/348 – 2013/51

Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat

Davacının maddi tazminat talebinin kısmen, manevi tazminat isteminin kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:

Tazminat davasının dayanağı olan Tarsus Cumhuriyet Başsavcılığının 2012/4518 hazırlık, 2012/3543 sayılı soruşturma evrakının incelenmesinde; sanığın (davacının) 7258 sayılı Kanuna aykırılık suçundan işlettiği internet kafede yer alan bilgisayarlar ile bahis oynatmak suretiyle suç işlendiğinden bahisle 19 adet bilgisayar ve 1 adet yazıcıya 27.04.2012 tarihinde el konulduğu, 26.06.2012 tarihinde davacıya teslim edildiği, 27.06.2012 tarihinde suç unsurlarının oluşmaması nedeniyle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, tazminat davasının 14.09.2012 tarihinde, CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla birlikte,

Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;

Manevi tazminat davaları kişilik hakkını koruyan, haksız tecavüzün doğurmuş olduğu olumsuz sonuçlarını, yani zararın giderilmesini, telafi edilmesini amaçlar. Manevi tazminat davası için, kişilik haklarının ihlal edilmesi özellikle sosyal ve duygusal kişilik değerlerinin ihlali ve hukuka aykırı bir fiilin bulunması gerekir. Yakalanan veya tutuklanan kimsenin gerek aile gerek iş çevresinde itibarının sarsılması, aile, çocuk ve yakınları için tutukevinde hasret çekilmesi, kişinin tutuklanması nedeniyle ruhi sıkıntılar çekmesi, cezaevi şartları, buralarda duyduğu acı ve ızdıraplar kişinin manevi zararının giderilmesini gerekli kılar. Tutuklanan kimseye verilecek manevi tazminatın tespitinde; tutukluluk süresi, kişinin sosyal ve ekonomik yeri, üzerine yüklenen ve ceza kovuşturmasına konu olan suçun nitelik ve kapsamı göz önünde bulundurulmalıdır, bu açıklamalar ışığında, yalnızca haksız yere yakalanan ya da tutuklanan kişinin çektiği acının karşılığı olarak manevi zarar ödenmesi gerektiği, haksız el koyma nedeniyle manevi tazminat şartlarının oluşmayacağı gözetilerek davacı lehine el koyma nedeniyle manevi tazminata hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,

Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 11.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.