Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/12841 E. 2014/19186 K. 01.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/12841
KARAR NO : 2014/19186
KARAR TARİHİ : 01.10.2014

Tebliğname no : 12 – 2014/35320
Mahkemesi : Marmara Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 14/11/2013
Numarası : 2013/38 – 2013/74
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Sanığın olay mahallindeki zeytinliğinin yola bakan kısmına taş duvar yaptırmak için yolun 1.10 metre içine girecek şekilde taşlar koyması nedeniyle, trafik akışının olduğu kara yoluna başkalarının hayatı ve malvarlığı açısından tehlike oluşturarak trafik güvenliğini tehlikeye soktuğundan bahisle açılan davada, olay günü katılanın kullandığı araç ile bu yolda rampa aşağı seyrederken, bahçe duvarına çarptığı, yol içindeki taşların geçişe engel olmadığı gibi, olayın katılanın aynı yolun solunda da park etmiş olan traktörü görünce panikleyerek frene basması neticesi yolun mıcırlı olmasının da etkisiyle meydana geldiği anlaşılmakla; suçun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek, sanığın beraatine karar verilmesi, gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyet hükmü tesisi,
2) Kabul ve uygulamaya göre de; CMK’nın 231. maddesinin 11. fıkrası uyarınca ancak, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanık hakkında durumunun değerlendirilerek, kısmi infaz veya koşulların varlığı halinde TCK’nın 50. ve 51. maddelerinin uygulanması suretiyle yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabileceği gözetilmeksizin, yeniden suç işleyen sanık hakkında açıklanan hükümdeki hapis cezasının, önceki hükmü açıklamakla yetinilmesi gerekirken, aynı Kanunun 50. maddesi gereğince paraya çevrilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 01/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.