Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/12238 E. 2014/26720 K. 25.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/12238
KARAR NO : 2014/26720
KARAR TARİHİ : 25.12.2014

Tebliğname no : 12 – 2014/48085
Mahkemesi : Selçuk (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 21/12/2010
Numarası : 2010/310 – 2010/354
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanık hakkında 12/09/2010 tarihinde işlediği suçtan dolayı Selçuk Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2010/310 E. 2010/354 K. sayılı 21.12.2010 tarihli kararı ile trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan TCK’nın 179/3-2, 53/6 maddelerince kurulan mahkumiyet hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve 5 yıllık denetim süresi öngörüldüğü, kararın 19.01.2011 tarihinde kesinleştiği, bu karardan sonra sanık hakkında 20.01.2013 tarihinde işlediği trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan Ödemiş 2.Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2013/187 E 2013/10 K. sayılı 15.07.2013 tarihli kararı ile mahkumiyetine karar verildiği ve bu kararın 05.09.2013 tarihinde kesinleşmesiyle, 5 yıllık denetim süresi içerisinde suç işlediği gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen dosyaya ihbarda bulunulması üzerine, Selçuk Sulh Ceza Mahkemesince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasına karar verilmiş olup;
5271 sayılı Kanunun 231. maddesinin 11. fıkrasında, denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suçun işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde mahkemece hükmün açıklanacağı belirtilmiş olup, bu iki halin gerçekleştiğinin saptanması durumunda, mahkemece yapılacak işlem, önceden verilen ancak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına konu olması nedeniyle hukuki varlık kazanmayan hükmün açıklanmasından ibarettir. Bu iki şarttan birine aykırılık nedeniyle hükmün açıklanması halinde mahkemece, uygulanmasında yasal zorunluluk bulunduğu halde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi nedeniyle uygulanamayan yasal hükümler hariç olmak üzere önceki hükümde bir değişiklik yapılmayacağından mahkemenin önceki hükümde bir değişiklik yapmamasında bir isabetsizlik bulunmamakta ise de, yeniden kurulan hüküm de önceden verilen hükmün infazını sağlamaya yöneliktir. Sanık hakkında açıklanan hükümde; 169 promil alkollü araç kulanarak kazaya neden olan sanık hakkında asgari haddin üzerinde ceza tayini gerektiği gözetilmeksizin alt sınırdan ceza tayini,
2-Suçun işlendiği yer ve zaman diliminin karar başlığında gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232. maddesi 2.fıkrası (c)bendine aykırı davranılması,
Kabule göre de;
TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan onsekiz yaşını doldurmamış veya altmış beş yaşını bitirmiş sanıkların kısa süreli, diğer sanıkların ise otuz gün ve daha az süreli hapis cezalarının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı yaptırımlara çevrilmesi zorunlu olup, suç tarihinde hapis cezasına ilişkin geçmiş mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında hükmedilen 25 gün hapis cezasının aynı maddenin birinci fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlara çevrilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, aynı Kanun’un 326/son maddesi hükmünün sonuç ceza itibariyle gözetilmesine 25/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.