Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/1193 E. 2014/10567 K. 30.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/1193
KARAR NO : 2014/10567
KARAR TARİHİ : 30.04.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/153090
Mahkemesi : Van 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 15.02.2013
Numarası : 2011/120-2013/64
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat

Davacının maddi ve manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ile davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin reddedilen tazminat miktarı üzerinden vekalet ücreti tayini gerektiğine, davacı vekilinin ise, tazminat miktarına ilişkin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Maddi tazminat talebinin miktar olarak tayininde davacının tutukluluğu süresince uğradığı gerçek zararın tespiti esas olup, bu hususun belirlenmesinde davacının herhangi bir işte çalıştığını belgelemesi halinde bu miktarın esas alınması, çalıştığı işini belgelendirememesi halinde davacının maddi kaybının net asgari ücret üzerinden belirlenmesi gerektiği, dosya kapsamına göre; davacının kayıtlı bir işinin bulunmadığının tespit edilmesine rağmen net asgari ücret üzerinden zararı hesaplanırken neye göre hesaplandığı da anlaşılamayan asgari geçim indirimininde eklenmesi suretiyle fazla maddi tazminata hükmedilmesi,
2- Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hak ve nesafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine bu ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 30/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.