YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/1188
KARAR NO : 2014/16449
KARAR TARİHİ : 03.07.2014
Tebliğname no : 12 – 2013/139682
Mahkemesi : İstanbul 22. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar tarihi : 27/11/2012
Numarası : 2009/1018 – 2012/997
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık hakkında açılan davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın, İstanbul I Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 07/07/1993 tarih ve 4720 sayılı kararı ile belirlenen kentsel sit alanı içerisinde yer alıp, aynı Kurul’un 27/10/2000 tarih ve 12359 sayılı kararı ile tescil edilen, 04/05/2003 tarihinde satın aldığı korunması gerekli kültür varlığı binada izinsiz tadilat yaptığının iddia edildiği, sanığın aşamalarda verdiği benzer ifadelerde, tamamını 2003 yılında satın aldığı taşınmaza herhangi bir müdahalesi olmadığını, gerçekleştirilmiş bir müdahale var ise de, bunun, taşınmazın kendisi tarafından satın alınmadan önce yapıldığını beyan ettiği, tanıklar J.. C.. T.. ve T.. B..’in de sanığın savunmasını doğrulayarak, 2003 yılından sonra bina üzerinde herhangi bir inşai faaliyette bulunulmadığını dile getirdikleri, bununla birlikte, olay yerindeki keşfe katılan inşaat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ve ek raporlara göre, kullanılan malzemenin cinsi ve yıpranma durumu değerlendirildiğinde, kagir bina genelinde 2006-2007 yılları arasında tadilat yapıldığı, bu kapsamda esaslı tadilat niteliğinde güçlendirme, basit tadilat niteliğinde boya, badana, elektrik ve sıhhi tesisat işleri gerçekleştirildiği anlaşılmakla;
Kentsel sit alanı içerisindeki tescilli taşınmazda tespit edilen inşai müdahalelerin niteliği, yapılış zamanı ve kim tarafından yapıldığı hususlarının tereddütsüz biçimde belirlenmesi amacıyla taşınmaza ait tapu kaydı ve taşınmaz ile ilgili diğer tüm bilgi, belge, fotoğraf ve dökümanlar getirtilip, olay yerinde inşaat mühendisi, mimar ve sanat tarihi uzmanı bilirkişilerden oluşan heyet ile yeniden keşif yapılarak, kültür varlığı binanın hangi tarihlerden itibaren kimlerin kullanımında olduğu, binanın genelinde ve her bir katında, içinde ve dışında ne tür inşai müdahaleler gerçekleştirildiği, kullanılan malzemenin cinsi, yıpranma durumu gibi teknik veriler dikkate alınarak, sözü edilen müdahalelerin, bina ya da daireler kimin kullanımındayken ne zaman yapıldığı, esaslı ya da basit nitelikte olup olmadığı, yapılan faaliyetin tescilli kültür varlığında zarar oluşumuna ve varlığın orijinal yapısını kaybetmesine sebebiyet verip vermediği, dosya içerisinde mevcut savunmalar, tanık beyanları, bilirkişi raporları da değerlendirilmek suretiyle her türlü şüpheden uzak biçimde belirlenerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırmaya dayanılarak yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 03/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.