YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/11843
KARAR NO : 2015/7946
KARAR TARİHİ : 12.05.2015
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/a, 5237 sayılı TCK’nın 62, 53, 51 maddeleri uyarınca mahkumiyet ve hapis cezasının ertelenmesi
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı;
Belirtilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; suça konu … İli, … İlçesi, … Mezrasında bulunan Osmanlı son dönemi eseri olan … Köprüsünün … Koruma Bölge Kurulunun 25/05/2007 tarih, 477-478 sayılı kararları ile korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edildiği ve ağır tonajlı vasıtaların köprüden geçmesinin köprüye zarar vermesi nedeniyle yasaklandığı, sanık … yetkilisi olduğu …. Ltd.Şti.’nin … İli … İlçesi 20062158 ruhsat numaralı ikinci grup taş ocağını, taş ocağının asıl sahibi… ile aralarındaki 09/07/2010 tarihli beş yıl süreli sözleşmeye istinaden işlettiği, tanık … şikayeti üzerine jandarma görevlileri tarafından yapılan tespitte sanığın yetkilisi olduğu şirket tarafından yürütülen madencilik faaliyeti sırasında, anılan şirkete ait ağır tonajlı vasıtaların … Köprüsü’nü kullandıklarının ve köprüye zarar verdiklerinin tespit edildiği, anılan kararların 04/06/2007 tarihinde cami hoparlöründen, 30-31/05/2007 tarihlerinde Belediye ses yayın sisteminden ve 31/05/2007 ile 02/07/2007 tarihleri arasında Kaymakamlık ilan panosunda ilan edildiği, ayrıca bu köprüyü kullanan şirket yetkililerine ağır tonajlı araçların köprüden geçmemeleri yönünde 22/06/2011 tarihinde tebliğ yapıldığı, sanığın aşamalarda verdiği benzer ifadelerde, taş ocağı faaliyeti sırasında tek geçiş yerinin suça konu köprü olması nedeniyle şirketine ait araçların köprü üzerinden geçtiklerini beyan ettiği, bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ve ek raporda, 18/01/2012 tarihli raporunda, köprüde bir takım yapısal hasarların bulunduğunu, köprü üzerinden ağır taşıt trafiğinin köprüye zarar verecek yapısal hasarlar oluşmasına sebep olduğu aynı taşıt trafiğinin işlemeye devam etmesi halinde kısa zaman içerisinde daha ağır hasarlar alacağı ve yıkılabileceği hususlarının belirlendiği, tüm dosya kapsamından sanığın ve yetkilisi olduğu şirketin suça konu köprünün korunması gerekli kültür varlığı niteliğini haiz olduğunu ve ağır tonajlı araçların geçişinin yasaklandığını bildiği anlaşılmakla,
Sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Mahkemece arkeolog ve inşaat mühendisi bilirkişilerin katılımı ile mahallinde keşif icra edilerek sanığın yetkilisi olduğu şirkete ait ağır tonajlı araçların suça konu köprüyü kullanmaları nedeniyle köprüde meydana gelen zararın veya zararların somut olarak neler olduğu, araçların köprüyü kullanmalarının köprünün özgün dokusunun ve korunması gerekli mimari yapı elemanlarının zarar görmesine neden olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumun takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince beraate ilişkin hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 12/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.