YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/1128
KARAR NO : 2015/3331
KARAR TARİHİ : 24.02.2015
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : Beraat
Taksirle öldürme suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanıklar …, …, …, … ve … ‘ün beraatlerine yönelik hükmün temyizen incelenmesinde;
Yapılan yargılama sonunda, suç açısından faillerin taksirinin bulunmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin sanıkların kusurunun olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA,
2- Sanık …’nin beraatine yönelik hükmün temyizen incelemesine gelince;
Oluşa ve dosya kapsamına göre, ölenin 25.11.2007 günü akşam yemeğinde yabani mantar yediği, sabah bulantısı olması nedeniyle … Hastanesi Acil Servisine başvuran ölenin, acil doktoru olan sanık … tarafından karşılandığı, poliklinik defterine akut gastroenterit tanısı ile kaydedildiği, acil serviste gözlem altına alındığı ve rutin tetkiklerinin yapıldığı, başvurusundan birkaç saat sonra akşam yemeğinde mantar yediği bilgisinin alındığı, dahiliye doktoru olan sanık …’e danışıldığı ve tetkiklerinin tekrar edilmesi kararı alınarak akşam saat 18:00’de hastayı acil doktoru olan sanık … ve dahiliye doktoru olan sanık …’ye devrettiği, ölenin servis şoförü olması nedeniyle 18:00-21:30 saatleri arasında habersiz olarak hastaneyi terkettiği, saat 21:30’da hastaneye tekrar geldiğinde tetkiklerinin yeniden yapıldığı ve gece saat 03:30 da ölenin taburcu olmak istemesi üzerine sabah tekrar gelmesi söylenerek imzası alınmadan çıkışının yapıldığı, ölenin taburcu edildikten sonra aynı şikayetlerle başvurduğu … Devlet Hastanesinde, yoğun bakıma alındığı, ancak, kişinin tedaviye yanıt vermeyerek öldüğü olayda, kusur durumunun belirlenmesi için alınan 25.03.2010 tarihli Yüksek Sağlık Şurası raporuna göre “hastaneye müracaat ve ayrılma süreleri ile mantar yeme zamanı dikkate alındığında, müşahade altında kalınan sürenin 36 saatten az olduğu, bu sürenin mantar zehirlenmesi şüphesiyle takip için yeterli olmadığı, zira mantar zehirlenmesine bağlı olarak gelişen ve gastroenterit şeklinde selim seyredebilen durumlar olmasına karşın, semptomları daha geç başlayarak yüksek oranda ölümcül olan türler de hatırlanarak takibin ona göre yapılması gerektiği, mantar zehirlenmesinde transaminazların geç yükseleceği ve karaciğer yetmezliği açısından hastanın müşahade altında tutulması gerekirken hastayı taburcu eden sanık …’nin kusurlu olduğunun” belirtildiği yine 07.11.2012 tarihli … Adli Tıp Kurumu raporunda da “mantar toksinin dokuya yerleşmeden uzaklaştırılması için ilk 48-72 saat içinde yenilen mantarın türünün bilinmesi durumunda antidonun verilmesi, yüksek doz kristalize penisilin, hemoperfüzyon, plazmaferezin yapılması gerektiği ancak, bu tür mantar zehirlenmelerindeki ölüm oranının yapılan tüm tedavilere rağmen çok yüksek olduğunun da göz önünde bulundurulması gerektiği zamanında tedavi edilmesi durumunda da kurtulmasının kesin olmadığının belirtilmesine karşın,” olayda ölene gerekli tetkikleri yapmayan ve bu konuda ihmal gösteren sanığın eylemi ile ölüm arasında uygun illiyet bağı kurulamayacağı dolayısıyla sanığın taksirle öldürme suçundan sorumlu tutulamayacağı sabit ise de, ölene gerekli müdahalenin yapılmayarak tıbbi yardımın geciktirilmesi şeklindeki eyleminin TCK’nın 257/2. maddesine uygun suçu oluşturacağı ve hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde beraat hükmü tesisi,
İsabetsiz olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 24.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.