Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/1098 E. 2014/25098 K. 09.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/1098
KARAR NO : 2014/25098
KARAR TARİHİ : 09.12.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/143002
Mahkemesi : Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 22/11/2012
Numarası : 2010/359 – 2012/519
Suç Tarihi :06.10.2010

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet savcısının sanık hakkında TCK’nın 85/2. maddesi uyarınca mahkumiyet hükmü kurulması gerektiğine ilişkin tüm, sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Olay günü meskun mahalde gündüz vakti transporter tipi kapalı saç kasa kamyonet ile kargo teslim etmek üzere olay yerine geldiğinde dosyadaki GPS kaydına göre 4 dakika durduğu anlaşılan sanığın cep telefonu ile konuştuktan sonra tekrar harekete geçtiği esnada tanık R.. K..’nın aracı geri alması için uyarması üzerine aracı geri aldığı ve indiğinde ön tekerleğin altında kaydırakta bulunan 3 ve 5 yaşlarında iki çocuğun bulunduğu, çocuklardan birinin ölümü diğerinin ise basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiği olayda sanığın harekete geçmeden önce araç etrafını kontrol etmemesi nedeniyle meydana gelen olayda tali kusurlu olduğunun kabulü gerektiği bu şekilde meydana gelen olayda bilinçli taksirin koşullarının gerçekleşmediği gözetilmeksizin sanık hakkında TCK’nın 22/3 maddesinin uygulanmak suretiyle sanığa fazla ceza tayini
2-TCK’nın 50/4, 50/1-a maddelerinde, taksirli suçlardan dolayı hükmolunan uzun süreli hapis cezasının, suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre, adli para cezasına çevrilebileceği meydana gelen olayda tali kusurlu olan sanığın çalıştığı firmanın yargılama sırasında ölenin yakınlarına 100.000 TL ödemek suretiyle zararlarını giderdiği ve şikayetten vazgeçmelerini sağladığı gözetilmeden “Sanık müdafi verilen cezanın paraya çevrilip ertelenmesini talep etmiş ise de suçun işleniş şekli yargılama sürecinde gösterdiği davranış sebebi ile ileride bir daha suç işlemeyeceği konusunda mahkememizde kanaat oluşmadığından, paraya çevirme ve erteleme talebinin reddine,” şeklindeki dosya içeriğine uymayan isabetsiz gerekçeyle TCK’nın 50. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 09.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.