Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/10556 E. 2014/25550 K. 15.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/10556
KARAR NO : 2014/25550
KARAR TARİHİ : 15.12.2014

Tebliğname No : 4 – 2013/182917
Mahkemesi : İstanbul (Kapatılan) Anadolu 2. Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 07/03/2013
Numarası : 2011/73-2013/204
Suçlar : Özel hayatın gizliliğini ihlal, Hakaret, Kişilerin huzur ve sükununu bozma

Özel hayatın gizliliğini ihlal, hakaret, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Mağdur Ahmet’in kanuni temsilcileri olan annesi Ebru ve babası Murat hakkında mağdura velayeten katılma kararı verildiği kabul edilerek yapılan incelemede:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07.05.2013 tarih 2013/11-87-245 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, vekalet ücreti kişisel hakka ilişkin olup, kişisel hakka ilişkin kanuna aykırılıkların Yargıtay tarafından bozma konusu yapılabilmesi için, hükmün karşı hak sahibi tarafından temyiz edilmiş olması gerekir. Bu nedenle, haklarında beraat kararı verilen ve kendilerini vekil ile temsil ettiren sanıklar yararına, hazine aleyhine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/5. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, temyiz edenin sıfatına göre, bozma sebebi olarak kabul edilmemiştir.
Katılanlar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanıklar hakkında 30.03.2011 tarihinde düzenlenen ve 20.04.2011 tarihinde kabul edilen iddianamede, katılanlarla aynı sitede oturan sanıkların, katılanlarla aralarındaki ihtilaflar nedeniyle katılanlar Murat ve Ebru’nun çocuğu olan mağdur Ahmet’i sürekli izleyip, görüntülerini kaydetmek ve onu gördüklerinde sinkaflı şekilde küfürler etmek suretiyle TCK’nın 134/1. maddesindeki özel hayatın gizliliğini ihlal, TCK’nın 125/1. maddesindeki hakaret ve TCK’nın 123/1. maddesindeki kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarını işlediklerinin iddia edildiği olayda,
Sanıkların üzerlerine atılı TCK’nın 134/1. maddesinde düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçu için, 05.07.2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun’un 81. maddesi ile yapılan değişiklikle “bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası” öngörülmüş olup, hapis cezasının üst sınırı itibariyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan açılan davaya bakma görevinin 5235 sayılı Kanunun 11. maddesi uyarınca Asliye Ceza Mahkemesine ait bulunduğu ve suçlar arasındaki bağlantılar da gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince hükümlerin isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 15.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.