Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/1033 E. 2014/10576 K. 30.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/1033
KARAR NO : 2014/10576
KARAR TARİHİ : 30.04.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/169048
Mahkemesi : Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 22.02.2013
Numarası : 2012/146 – 2013/102
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat

Davacının maddi ve manevi tazminat talebinin kısmen kabülüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespit edildiğinin anlaşılması karşısında tebliğnamedeki eleştiriye iştirak olunmamıştır.
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin tutuklamanın hukuka uygun olup, davacının tazminat isteyemeyecek kişilerden olduğuna, reddedilen tazminat miktarı üzerinden vekalet ücreti tayini gerektiğine, ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sağlık Müdürlüğünün 31.10.2012 tarihli yazısından; davacının (sanığın) 15.03.2008 tarihinden 15.11.2009 tarihine kadar görevden uzaklaştırılmış olduğundan maaşının 2/3 ni aldığını, 15.11.2009 tarihinden itibaren ise maaş almadığının anlaşılması karşısında, 15.03.2008 tarihinden 15.11.2009 tarihine kadar maaşının 1/3 nün, 15.11.2009 tarihinden itibaren ise tamamının hesaplanarak maddi tazminat olarak tayini gerekirken maaşının 2/3 si üzerinden yapılan hesaplama ile fazla maddi tazminata hükmedilmesi,
2- Davacının dilekçesinde yasal faizin yakalama tarihi olan 23.02.2008 tarihinden itibaren talep etmesine rağmen, 20.02.2008 tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, isteme uygun olarak, BOZULMASINA, 30/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.