Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/10267 E. 2014/26295 K. 22.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/10267
KARAR NO : 2014/26295
KARAR TARİHİ : 22.12.2014

Tebliğname no : 2 – 2013/129443
Mahkemesi : Eğirdir Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 08/03/2013
Numarası : 2012/59 – 2013/57
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gece saatlerinde, sanığın alkol aldığı restauranttan çıkıp, idaresindeki araçla seyir halinde iken, direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yol dışına çıkarak, tek taraflı tarafik kazasına neden olduğu, araçta yolcu olarak bulunan tanıklar İ.. Ç.. ile D.. A.. ve olay yerine daha sonra gelen tanık Y.. Y..’ın, sanığın aşırı derecede alkollü olduğunu beyan ettikleri, sanığın da aşırı derecede alkollü olduğunu ikrar ettiği olayda, sübuta ilişkin mahkemenin kabülünde isabetsizlik bulunmadığından, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Kasıtlı suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kastı, suçun işleniş biçimi ile meydana gelen tehlikenin ağırlığı nazara alınmak suretiyle TCK’nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, sanığın alkollü olarak araç kullandığı kabul edilen olayda, teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek, alt sınırdan çok fazla uzaklaşılarak ceza tayini,
Kabüle göre de;
Alkollü olarak araç kullandığı kabul edilen sanık hakkında, TCK’nın 179/3. maddesi yollaması ile 179/2. maddesi gereğince ceza tayin edilmesi gerekirken, TCK’nın 179/2. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 22/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.