Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/10245 E. 2014/17240 K. 08.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/10245
KARAR NO : 2014/17240
KARAR TARİHİ : 08.09.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/393958
Mahkemesi : Samsun 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 11/09/2013
Numarası : 2013/265 – 2013/257
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5271 sayılı CMK’nın 142/7 maddesi gereğince hükmün verildiği duruşmaya Cumhuriyet savcısının katılmaması suretiyle CMK’nın 188/1. maddesine muhalefet edilmesi,
Kabüle göre de;
1-29/05/1957 tarih ve 4-16 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtildiği üzere, vekalet ücreti, yargılama giderleri kapsamında olup, bu hakkın asıl davadan bağımsız olarak dava konusu yapılamayacağı ancak ait olduğu davada hüküm altına alınması gereken ve ilgili davada temyizen incelenebilecek haklardan olduğundan, ceza davasında ödenmeyen vekalet ücretinin, maddi tazminat kapsamında ayrıca dava konusu edilemeyeceğinin belirtilmiş olması karşısında, tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında, beraatine hükmedilen davacının kendisini vekil ile temsil ettirmiş olması nedeniyle, ”1.000” TL vekalet ücretinin maddi tazminat kapsamında hüküm altına alınması suretiyle, davacı yararına fazla maddi tazminata hükmedilmesi,
2-Yapılan temyiz incelemeleri sırasında, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla dava açıldığının tespit edilmesi nedeniyle, hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, davacı lehine aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış başka dava bulunup bulunmadığının, Ulusal Yargı Ağı Sistemi üzerinden sorgulanıp, ilgili maliye hazinesinden sorularak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
İsabetsiz olup, davalı vekili ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 08.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.