Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2014/10080 E. 2014/26256 K. 22.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2014/10080
KARAR NO : 2014/26256
KARAR TARİHİ : 22.12.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/403597
Mahkemesi : Bursa 9. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 01/10/2013
Numarası : 2013/304-2013/591
Suç : Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması

Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07.05.2013 tarih 2013/11-87-245 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, vekalet ücreti kişisel hakka ilişkin olup, kişisel hakka ilişkin kanuna aykırılıkların Yargıtay tarafından bozma konusu yapılabilmesi için, hükmün karşı hak sahibi tarafından temyiz edilmiş olması gerekir. Bu nedenle, hakkında beraat kararı verilen ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına, hazine aleyhine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/5. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, temyiz edenin sıfatına göre, bozma sebebi olarak kabul edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakında düzenlenen 20.04.2012 tarihli iddianamede ve iddianame yerine geçen Bursa 6. Sulh Ceza Mahkemesinin 07.02.2013 tarihli görevsizlik kararında, sanık Ercan ve katılan Zerrin’in evli olup, boşanma davası nedeniyle fiilen ayrı yaşadıkları dönemde, sanığın, katılanla yaptığı telefon görüşmesini gizlice kaydedip, bu kaydı içeren 2 adet CD’yi, 28.12.2011 tarihli dilekçesi ekinde boşanma davasına delil olarak sunmak suretiyle TCK’nın 133/1. maddesindeki kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda,
Adli emanetin 2012/3137 sırasında kayıtlı 2 adet CD temin edilip, CD’lerde yer alan konuşmanın kimler arasında geçtiği ve konuşmanın içeriği açıklığa kavuşturulduktan sonra, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek, sanığın hukuki durumunun TCK’nın 132. maddesinde düzenlenen haberleşmenin gizliliğini ihlal ve aynı Kanun’un 134. maddesindeki özel hayatın gizliliğini ihlal suçları kapsamında değerlendirilmesi gerekirken, iddianamede tarifi yapılan eylemler nazara alınmayıp, salt sevk maddesi olarak gösterilen TCK’nın 133/1. maddesindeki kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçu ile ilgili değerlendirmeye ve eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de:
1- Hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında, sanık hakkında beraat hükmü kurulurken, uygulanan kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi,
2- Adli emanetin 2012/3137 sırasında kayıtlı 2 adet CD hakkında bir karar verilmemesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 22.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.